başlar, cuma namazına yetişebilecek bir zamana kadar devam eder. Yalnız, cuma namazına gidecek zamana kadar bırakmak daha iyidir. Hasta olursa veya su bulamazsa, gusül yerine teyemmüm almak sünnettir. Allah'ın Resûlü buyuruyor ki:

اِذَا جَآءَ اَحَدُكُمُ الْجُمُعَةَ فَلْيَغْتَسِلْ

"Sizden biriniz cuma namazına gelmek istediğinde, yıkansın." (Buhari-Müslim)

İbn Hibban'dan rivayet ettiği başka bir hadisde şöyle buyrulmuştur:

مَنْ اَتَى الْجُمُعَةَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاءِ فَلْيَغْتَسِلْ

"Erkek olsun kadın olsun her kim cuma namazına gitmek isterse, yıkansın."

Erken ve yaya olarak cuma namazına gitmek ve camide yerini almak sünnettir. Resûlllah (S.A.V.) buyuruyor:

عَلَى كُلِّ بَابٍ مِنْ اَبْوَابِ الْمَسْجِدِ مَلَآئِكَةٌ يَكْتُبُونَ الْاَوَّلَ فَالْاَوَّلَ وَمَنْ اِغْتَسَلَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ غُسْلَ الْجَنَابَةِ ثُمَّ رَاحَ فِى السَّاعَةِ اْلاُولَى فَكَاَنَّمَا قَرَّبَ بَدَنَةً وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الثَّانِيَةِ فَكَاَنَّمَا قَرَّبَ بَقَرَةً وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الثَّالِثَةِ فَكَاَنَّمَا قَرَّبَ كَبْشًا اَقَرَنَ وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الرَّابِعَةِ فَكَاَنَّمَا قَرَّبَ دَجَاجَةً وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الْخَامِسَةِ فَكَاَنَّمَا قَرَّبَ بَيْضَةً فَاِذَا خَرَجَ اْلاِمَامُ حَضَرَتِ الْمَلَآئِكَةُ يَسْتَمِعُونَ الذِّكْرَ.

"Caminin her kapısında duran melekler vardır. İlk geleni ve sonrakini yazarlar. Bir kimse cuma günü cenabetten yıkanır gibi yıkanır, sonra ilk saatte camiye giderse bir deve sadaka vermiş gibi olur. İkinci saatta giderse bir inek daka

Yükleniyor...