İmam Şafii kendisini ilmi araştırmalarından alıkoyan valilik meşgalesinden böylece kurtulduktan sonra kendisini artık yeniden ilmi tetebbularına verebilirdi. Önünde halledilmesi gereken daha bir çok mesele olduğunu biliyordu. Fıkıh ilmi henüz tedvin edilmemiş, diğer İslami ilimlerden ayrı bir saha olarak ciddi bir ayırıma tabii tutulamamıştı. Giderek çoğalan meseleler karşısında yeni bir takım çalışmaların yapılması mecburiyeti çözüm bekleyen bir sürü konuyla anlaşılabiliyordu.

İmam Şafii'yi himayesine alan İmam Muhammed, bu mümtaz şahsiyetin Irak ehlinin fıkhını öğrenmesi için önüne kapıları açmış oluyordu. Medine ehlinin meydana getirdiği fıkıh ekolünün başında hususuyitlerini öğrenmişti. Şimdi de Irak ehlinin Fıkhi konulara bakışlarını öğreniyordu. Bu konuda ilk hocası ve muallimi bu fıkhın öncüsü durumundaki İmam Muhammed'in kendisi oldu. Daha sonra Şafii mezhebinin önemli alimlerinden olan İbni Hacer bu durumu şöyle izah ediyor: "Medine'de fıkhı Malik bin Enes temsil ediyordu. Şafii onun yanına gidip derslerine devam etmiştir. Irak'ta da fıkhı İmam Azam temsil ediyordu. Şafii Ebu Hanifenin öğrencisi Muhammed bin El-Hasan'dan bizzat ders aldı. Böylece o, hem re'y ehlinin, hem de hadis ehlinin ilmini kendisinde birleştirdi. Bu ilmin kaide ve metodlarını tesbit edebilecek kadar yüksek bir mevkie geldi. Böylece o hakkıyla imamlık mertebesine ulaştı."

İmam Şafii Irak ehlinden ve dolayısıyla İmam Muhammed'den öğrendiklerinin bir deve yükü kadar çok olduğunu ifade etmektedir.

Irak'ta kaldığı bu süre içinde fıkıh bilgisini arttıran İmam Şafii bu bilgilerini daha da ileriye götürmek için münakaşalardan ve ilmi tartışmalardan kaçınmıyordu. Ancak bunun İslamın arzu ettiği edep dairesi içinde sürdürülmesi gerektiğini hiçbir zaman unutmadı. Hocası İmam Muhammed karşısında ilmi tartışmalardan kaçınır, kendisini bu mevzuda teşvik edenlere iltifat etmezdi. Hatta İmam Muhammed bile ilmi tartışmaları teşvik ediyordu, ancak İmam Şafii hocasının karşısında bu tartışmalarda bulunmaktan ictinap ederdi. Bunun muhtemelen lüzumsuz münakaşaları meneden İmam Malik'in verdiği ilim terbiyesiyle yakın alakası vardır.


Yükleniyor...