Mukim olan bir imama iktida ettikten sonra herhangi bir sebeple namazdan çıkarsa, onu iade ettiğinde seferi değil tam olarak iade etmelidir. Çünkü fesada uğrayan namaz, seferi değildir.

Misafir ve mukim kimselerden meydana gelen bir cemaate namaz kıldırmakta olan misafir bir imamın abdesti bozulur ve yerine bir mukim istihlaf ederse misafir olan kimseler, seferi namazın niyetini getirmişlerse de iki rek'at değil dört rek'at kılmalıdırlar.

Vakti girmiş farz bir namazı kılmadan sefere çıkan kimse, bunu seferî olarak kılabildiği gibi, kazaya bırakması halinde yine seferi olarak kaza edebilir.

5- Tekbiretül-İhramda (ilk tekbirde) kısaltma niyetini getirmek.

6- Namaz esnasında, seferi namaza aykırı olan şeylerden kaçınmak.

Bir kimse kısaltma niyetini getirip getirmediğinde şüpheye düşer veyahut kısaltma niyetini getirmiş sonra, kısaltayım mı, yoksa tamamlıyayım mı? diye tereddüd eterse, namazını tamamlaması lâzımdır.

Keza imam, üçüncü rek'ata kalkarsa, misafir olan me'mum, acaba imam, namazı tamamlayacak mı, yoksa unutarak mı kalktı? diye şüphe ederse yine namazını tamamlaması gerekir.

Namazını kısaltmak için niyet getiren kimse, üçüncü rek'ata yanılarak kalkarsa, döner sonra secde-i sehiv yapar.

Kısaltma niyetini getirdiği halde, niyetini değiştirmeden üçüncü rek'ata bilerek kalkarsa, oyun sayıldığından namazı fesada gider.

7- Namazın sonuna kadar yolculuğun devam etmesi. Namaz esnasında uçağı veyahut araba veya gemisi memleketine varırsa veyahut bulunduğu yerde kalmak isterse namazını tamamlar.

8- Kasr'ın (kısaltmanın) caiz olduğunu bilmek. Kasr'ın caiz

Yükleniyor...