rek'atın fatihasından muaf tutulduğu gibi, hızlı okuyan imama uyan orta okuyuşlu bir kimsenin tamamlayamadığı Fatiha'nın kalanından da muaf tuŞÎ ur.

Musalli Fatiha-i Şerife'yi bilmezse, yerine Kur'an-ı Kerim'in her hangi bir yerinden yedi ayet okur. Onu da bilmezse yerine Allah'ı zikir eder. Ebu Davud rivayet etmiş ki: Birisi gelip ey Allah'ın Resûlü: Kur'andan bir şey öğrenemedim. Bana kâfi gelecek bir şey öğret, dedi. Allah'ın Resûlü buyurdu ki:

سُبْحَانَ اللّٰهِ وَالْحَمْدُ لِلّٰهِ وَلَآ اِلٰهَ اِلَّا اللّٰهُ وَاللّٰهُ اَكْبَرُ وَلَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ اِلَّا بِاللّٰهِ

de.

Yalnız Fatiha'nın yerine okunacak şey. Fatiha'dan eksik olmamalıdır. Zikir de bilmezse Fatihayı Şerife okunacak kadar durmalıdır.

Fatiha-i Şerife'nin meâlını (meselâ Türkçe) okumak caiz değildir.

Fatiha-i Şerife'nin yarısını okuduktan sonra, besmeleyi getirip getirmediğine şüphe ederse tekrar baştan alması gerekir. Şayet şüphe devam ettiği halde fatihayı tamamlar, ondan sonra besmeleyi getirdiğini hatırlarsa, şüpheye düştükten sonra okuduğu ayetleri iade etmesi lâzımdır.

Kıyamda iftitah tekbirini aldıktan sonra, gizlice iftitah duasını okumak, sonra eûzu çekmek sünnettir. İftitâh duası şudur:

وَجَّهْتُ وَجْهِيَ لِلَّذِى فَطَرَ السَّمَاوَاتِ وَالْاَرْضَ حَنِيفًا مُسْلِمًا وَمَا اَنَا مِنَ الْمُشْرِكِينَ اِنَّ صَلَوتِى وَنُسُكِى وَمَحْيَاىَ وَمَمَاتِى لِلّٰهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ لَا شَرِيكَ لَهُ وَبِذَالِكَ اُمِرْتُ وَاَنَا مِنَ الْمُسْلِمِينَ

Fatiha'dan sonra "âmin" demek de sünnettir. Sabah namazının her iki rek'atında, diğer namazların ilk iki rek'atında


Yükleniyor...