tahakkümü ve istibdadı aleyhinde bir hareket idi.
2- Fırkaların meydan-ı münakaşatı olan vükelayı tebdil idi.
3- Sultan-ı mazlumu sukut-u musammemden kurtarmaktı.
4- Hissiyat-ı askeriyenin ve âdâb-ı dindaranelerinin muhalif telkinatının önüne sed çekmekti.
5- Pekçok büyütülen Hasan Fehmi Bey'in katilini meydana çıkarmaktı.
6- Kadro haricine çıkanları ve alay zabitlerini mağdur etmemekti.
7- Hürriyeti, sefahete şümulünü men' ve âdâb-ı şeriatla tahdid ve avamın siyaset-i şer'î bildikleri yalnız kısâs ve kat'-ı yed haddini icra idi.
Fakat zemin bataklık ve dam (tuzak) ve plân serilmişti. Mukaddes olan itaat-ı askeriye feda edildi. Üss-ül esas esbab, fırkaların tarafdarane ve garazkârane münakaşatı ve gazetelerin belâgat yerine mübalagat ve yalan ve ifrat-perverane keşmekeşleri idi. Bu metalib-i seb'ada; nasılki yedi renk çevrilse yalnız beyaz görünür, bunda da yalnız ziya-yı şeriat-ı beyza tecelli etti, fesadın önüne sed çekti.
...........
Bütün kuvvetimle derim ki: Terakkimiz, ancak milliyetimiz olan İslâmiyetin terakkisiyle ve hakaik-i şeriatın tecellisiyledir. Yoksa "Yürüyüşünü terk etti, başkasının da yürüyüşünü öğrenmedi" olan darb-ı mesele mâsadak olacağız.
Evet hem şan ü şeref-i millet-i İslâmiye, hem sevab-ı âhiret, hem hamiyet-i milliye, hem hamiyet-i İslâmiye, hem hubb-u vatan, hem hubb-u din ile mütehassis olmalıyız.
Ey paşalar, zabitler! Cinayetlerime ceza ve şimdi suallerime de cevab isterim. İslâmiyet ise insaniyet-i kübra ve şeriat ise medeniyet-i fuzla (en faziletli medeniyet) olduğundan; âlem-i İslâmiyet, medine-i fâzıla-i Eflatuniye olmağa sezadır.
Birinci Sual:
{(Haşiye): Bu sualler, kırk-elli masum mahpusun tahliyesine sebeb oldu.}
Gazetelerin aldatmalarıyla meşru bilerek, buradaki görenek ve âdâta binaen cereyan-ı umumîye kapılan safdillerin cezası nedir?
2- Fırkaların meydan-ı münakaşatı olan vükelayı tebdil idi.
3- Sultan-ı mazlumu sukut-u musammemden kurtarmaktı.
4- Hissiyat-ı askeriyenin ve âdâb-ı dindaranelerinin muhalif telkinatının önüne sed çekmekti.
5- Pekçok büyütülen Hasan Fehmi Bey'in katilini meydana çıkarmaktı.
6- Kadro haricine çıkanları ve alay zabitlerini mağdur etmemekti.
7- Hürriyeti, sefahete şümulünü men' ve âdâb-ı şeriatla tahdid ve avamın siyaset-i şer'î bildikleri yalnız kısâs ve kat'-ı yed haddini icra idi.
Fakat zemin bataklık ve dam (tuzak) ve plân serilmişti. Mukaddes olan itaat-ı askeriye feda edildi. Üss-ül esas esbab, fırkaların tarafdarane ve garazkârane münakaşatı ve gazetelerin belâgat yerine mübalagat ve yalan ve ifrat-perverane keşmekeşleri idi. Bu metalib-i seb'ada; nasılki yedi renk çevrilse yalnız beyaz görünür, bunda da yalnız ziya-yı şeriat-ı beyza tecelli etti, fesadın önüne sed çekti.
...........
Bütün kuvvetimle derim ki: Terakkimiz, ancak milliyetimiz olan İslâmiyetin terakkisiyle ve hakaik-i şeriatın tecellisiyledir. Yoksa "Yürüyüşünü terk etti, başkasının da yürüyüşünü öğrenmedi" olan darb-ı mesele mâsadak olacağız.
Evet hem şan ü şeref-i millet-i İslâmiye, hem sevab-ı âhiret, hem hamiyet-i milliye, hem hamiyet-i İslâmiye, hem hubb-u vatan, hem hubb-u din ile mütehassis olmalıyız.
Ey paşalar, zabitler! Cinayetlerime ceza ve şimdi suallerime de cevab isterim. İslâmiyet ise insaniyet-i kübra ve şeriat ise medeniyet-i fuzla (en faziletli medeniyet) olduğundan; âlem-i İslâmiyet, medine-i fâzıla-i Eflatuniye olmağa sezadır.
Birinci Sual:
{(Haşiye): Bu sualler, kırk-elli masum mahpusun tahliyesine sebeb oldu.}
Gazetelerin aldatmalarıyla meşru bilerek, buradaki görenek ve âdâta binaen cereyan-ı umumîye kapılan safdillerin cezası nedir?
Yükleniyor...