Niçin? Neden? Ne yaptı bu pîr-i fâni? Nedir kabahati bu ihtiyar Müslümanın? Ne mi yaptı? Bakın savcıya (davayı açana) göre neler ve neler yaptı?

"Gençlik Rehberi" adıyla bir kitab çıkardı.

A- Lâikliğe aykırı hareket etti. Allah, din, iman lâikliğe aykırı olur mu? Olur. Peki başka?

B- Devletin içtimaî, iktisadî, siyasî ve hukukî temel nizamlarını dinî esaslara uydurmak istedi. Nasıl, niçin ve ne maksadla yaptı bunları?

C- Şahsî nüfuz temin ve tesis etmek maksadıyla.

Peki, ya siyasî menfaat kasdı var mı acaba? Hâyır bu yok. Ehl-i vukuf da bu maksadı görmemiş. Savcı da bunu diyemiyor. Peki amma, madem ki siyasî menfaat kasdı yokmuş, bu pîr-i fâninin şahsı, cüssesi, bedeni ne ki, dünyadan ne bekliyor ki nüfuz temin etmek istesin?

Savcı, "Ben orasını bilmem" diyor. İstiyor işte. Hem bunu böylece bilirkişiler de söylüyorlar.

Peki, nasıl yaptı bu işleri bu Müslüman?

A- Dini, dinî hissiyatı ve dince mukaddes tanılan şeyleri âlet etmek suretiyle.

Nedir bu mukaddes tanılan şeyler? İslâm dini, Müslümanlık hisleri, Allah kelimesinin kalbdeki haşyeti, Kur'an, tefsir... Demek savcı bunları biliyor. Bunların mukaddesat olduğuna inanıyor.

Peki amma, bunları bilmek, inanmak ve sonra söylemek âlet etmek midir? Evet, davayı açan savcıya göre âlet etmektir. Öyle ise savcı da bunları âlet ediyor.. hem de siyasî bir kanuna âlet ediyor.. hem de bir Müslümanı mahkûm ettirmek için âlet ediyor. Şu halde o da 163'üncü maddeye göre suç işlemiyor mu?

"Hâyır" der savcı, ben propaganda yapmıyorum? O propaganda ve telkin yaptı. Ne dedi peki? Şunları söyledi:

"... Bu zamanda, zındıka dalaleti İslâmiyete karşı muharebesinde nefs-i emmarenin plânıyla şeytan kumandasına verilen fırkalardan

Yükleniyor...