Hâl-i âlemi bilmiyorum, fakat hissediyorum ki: Ehl-i iman hem haricî birkaç tarafta tazyikat, hem dâhilî endişeler ve kuraklıktan gelen derd-i maişet ve nokta-i istinadı dünyaca bulamamaktan ehemmiyetli bir me'yusiyetin tesiriyle, hattâ ibadete karşı bir fütur gelmişti. Birden Mi'rac gecesi, burada kerametiyle Leyle-i Regaib'in kerametini takviye ederek, ehl-i imana bildirdi ki: "Siz sahibsiz değilsiniz. Kâinat kabzasında bulunan bir zâtın, âleme rahmet gönderdiği bir istinadgâhınız vardır." diye me'yusiyet ve endişelerini kısmen izale eyledi.

Hem Risale-i Nur'un bir silsile-i kerametini teşkil eden tevafuk, bu hâdisede hiç tesadüfe havale edilmez bir tarzda üç-dört tevafukla, Leyle-i Mi'rac ve Leyle-i Regaib hürmetlerinde Risale-i Nur'un da bir hissesi var olduğunu gördük.

Birinci tevafuk:

İbtida ve intiha-i terakkiyat-ı hayat-ı Ahmediyenin ünvanları olan Leyle-i Regaib ve Leyle-i Mi'rac bu kuraklık zamanında kesretli rahmette tevafuklarıdır.

İkinci tevafuk:

Bugünlerde Hüsrev'in tevafuklu yazdığı Mi'rac Risalesi'ni burada Risale-i Nur talebeleri şevke gelip aynen tevafukunu, hattâ yedi "fakat, fakat, fakat" kelimelerinin parlak tevafukunu gösteren nüshaları yazdılar, bitirdiler. Ben de tashih ediyordum, başkaları da okuyordular. Birden Mi'rac gecesi kesretli rahmeti ile gelmesi, Risale-i Nur'un yazılması ve Hüsrev'in Mi'rac Risalesi ve intişarı dahi bir vesile-i rahmet olduğunu talebelerine bir kanaat verdi. İki-üç tevafuk daha var. Bize kat'î kanaat veriyor ki; tesadüf içinde yoktur. Doğrudan doğruya bu muannid zamanda şeair-i İslâmiyenin ehemmiyetlerini göstermeğe bir işarettir. Umum kardeşlerime selâm ve mi'raclarını tebrik ederim.

اَلْبَاق۪ى هُوَ الْبَاق۪ى

Kardeşiniz

Said Nursî

Evet, Üstadımızı tasdik ediyoruz.


Mehmed, Mehmed, Osman, İbrahim, Ceylan, Hayri v.


* * *



Yükleniyor...