Kadrime lâyık çalışamıyacağım diye sâbık iki dehşetli hastalıktan daha şiddetli hazîn bir me'yusiyet içinde a'saba gelen ve nefs-i emmarenin vazifesini gören bir elîm his beni ezdiği aynı zamanda Âyet-i Hasbiye'nin bir sırrı imdadıma geldi. Bu üç hastalığımı izale edip Cenab-ı Hakk'a hadsiz şükür olsun ki; hilaf-ı me'mul bir tarzda dayandım. O üç hastalığıma da böyle üç merhem sürüldü.

Maddî hastalığım -Hastalar Risalesi'nde isbat edildiği gibi- bir saat hastalık, sâbir ve mütevekkil insanlara, hiç olmazsa on saat ibadet ve Leyle-i Kadir'de ise daha ziyade ibadet hükmüne geçtiğinden; benim de bu Leyle-i Kadir'deki hastalığım, iktidarsızlığımla yapamadığım Leyle-i Kadirdeki hizmetim yerine geçmesiyle, tam şifa verici bir merhem oldu.

Ve bütün zîhayatın hastalık ve elemlerinden şefkat sırrı ile bana gelen teellüm marazını birden Rahîmiyet-i İlahiyenin tecellisiyle yani o mahlukatları yaratanın şefkat ve rahîmiyeti ve rahmeti tam kâfi olmasından onların elemlerini, onlar için bir nevi lezzete veya mükâfata çevirdiğinden o rahmet-i İlahîden daha ileri şefkati sürmek manasız ve haksız olduğundan; o şefkatten gelen elemi, bir manevî sürura ve lezzete çevirdi. Yalnız merhem değil,

Yükleniyor...