Herbir ferd misliyet lisanıyla der: "Kim bütün nev'ime mâlik ise, bana mâlik olabilir. Yoksa olamaz." Her nevi, intişarları lisanıyla der: "Kim bütün sath-ı arza mâlik ise, bize mâlik olabilir, yoksa olamaz."
Arz, tesanüd lisanıyla der: "Kim bütün kâinata mâlik ise, bana öyle mâlik olabilir, yoksa olamaz."
ONBİRİNCİ LEM'A:
Cüz'de cüz'îde, küllde küllîde, bütün âlemde, hayatta, zîhayatta, ihyada olan sikkelerden, hâtemlerden bazılarına işaret ettik. Şimdi nevilerdeki hesabsız sikkelerden bir sikkeye işaret edeceğiz.
Evet nasıl meyvedar bir ağacın hesabsız semereleri bir terbiye ile ve bir kanun-u vahdetle bir merkezden idare edildiklerinden, o ağacın terbiye ve idaresindeki külfet ve meşakkat ve masraf o kadar sühulet peyda eder ki; şirket ve kesretle terbiye edilen tek bir meyveye müsavi olurlar. Demek şirket-i kesret ve taaddüd-ü merkez, her meyve için kemmiyetçe, yani adedçe bütün ağaç kadar külfet, masraf
Arz, tesanüd lisanıyla der: "Kim bütün kâinata mâlik ise, bana öyle mâlik olabilir, yoksa olamaz."
ONBİRİNCİ LEM'A:
Cüz'de cüz'îde, küllde küllîde, bütün âlemde, hayatta, zîhayatta, ihyada olan sikkelerden, hâtemlerden bazılarına işaret ettik. Şimdi nevilerdeki hesabsız sikkelerden bir sikkeye işaret edeceğiz.
Evet nasıl meyvedar bir ağacın hesabsız semereleri bir terbiye ile ve bir kanun-u vahdetle bir merkezden idare edildiklerinden, o ağacın terbiye ve idaresindeki külfet ve meşakkat ve masraf o kadar sühulet peyda eder ki; şirket ve kesretle terbiye edilen tek bir meyveye müsavi olurlar. Demek şirket-i kesret ve taaddüd-ü merkez, her meyve için kemmiyetçe, yani adedçe bütün ağaç kadar külfet, masraf
Yükleniyor...