öyle hakikî talebeleri var ki; onlardan birisine denilse: "Risale-i Nur yerine şu kitabları istinsah et de, Amerikalı milyarder Ford'un servetini sana verelim." Risale-i Nur'un satırlarından kaleminin ucunu bile kaldırmadan, o bahtiyar talebe şöyle cevab verecektir:

-Dünyayı, servetiyle ve saltanatıyla verseniz kabul etmem. Çünki Cenab-ı Hak bize, Risale-i Nur'un mütalaası ve hizmetiyle tükenmez, bâki bir hazine verecektir. Acaba sizin o dünyevî servetiniz beni mes'ud edecek midir? Bu şübhelidir. Fakat Rabbimizin ihsan edeceği bâki servet ile hakikî bir saadete kavuşacağımızda şek ve şübhe yoktur.

Kıymetli Kardeşlerim! Risale-i Nur'un yüksek değerini anlamakta veya onu işitip tanımakta biraz gecikmiş olan gençler, içleri sızlaya sızlaya şöyle demektedirler: "Şu geç uyanan kıymetdar gençliğimi fâni, geçici şeylerle zayi' etmeyeceğim. Ancak ve ancak Kur'an'a ve imana hizmet uğrunda, sevgili Allah'ın ve sevgili Peygamberimin emirlerine itaat yolundaki hizmetlere vakfedeceğim. Ancak böylelikle, bu muvakkat gençliğimde bâki bir gençliği elde etmiş olacağım.

Yükleniyor...