[Bu mektub, Risale-i Nur Müellifinin talebelerine yazdığı ayn-ı hakikat ve çok letafetli, güzel mektublarıyla; Risale-i Nur talebelerinin, Üstadlarına ve bazan birbirlerine yazdıkları ve Risale-i Nur'un mütalaasından aldıkları parlak feyizlerini ifade eden çok zengin bir mektub olup, bu mecmuanın üç-dört misli kadar büyüdüğü için bu mecmuaya ilhak edilmemiştir. Müstakillen Barla, Kastamonu, Emirdağı Lâhikaları olarak neşredilmiştir.]
Birinci Risale olan Birinci Mes'ele
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ
اِنْ كُنْتُمْ لِلرُّؤْيَا تَعْبُرُونَ
Sâniyen:
Üç sene evvel benimle görüştükten üç gün sonra tabiri çıkmış, tevili tezahür etmiş eski bir rü'yanızın, şimdi tabirini istiyorsunuz. Şimdilik o güzel, mübarek, müjdeli rü'ya mürur-u zamana uğramış, manasını göstermiş olan o rü'yaya karşı böyle desem hakkım yok mu:
نَه شَبَمْ نَه شَبْ پَرَسْتَمْ مَنْ ٭ غُلَامِ شَمْسَمْ اَزْ شَمْسْ م۪ى گُويَمْ خَبَرْ
آنْ خَيَالَاتِى كِه دَامِ اَوْلِيَاسْتْ ٭ عَكْسِ مَهْرُويَانِ بُوسْتَانِ خُدَاسْتْ
Evet kardeşim, senin ile mahz-ı hakikat dersini müzakereye alışmışız. Hayalâtlara karşı kapısı açık olan rü'yaları, tahkikî bir surette mevzubahs
Yükleniyor...