bir lahika veya dikkati nurlara çevirici müsbet bir hadiseyi nakletmek münasiptir. Tamamlayıcı mevzular, bu şekilde olabilir.

• Yeni gelenlerin fikirlerini öğrenerek veya hususi sohbet ile anlayarak, ihtiyacına göre bir ders yapmalıyız.

• Hizmet olabilecek yerlere ancak 2-3 kişilik ekip olarak gidilmelidir. Birimiz konuşunca diğerleri dinlemeli ve birbirimizi teyid etmeliyiz. Maksadımızın, iman ve Kur’an olduğunu izhar edip, onların imana, Kur’ana olan teveccühlerini ziyadeleştirmeliyiz.

• Ziyaretlere -ders makamında değil de- sanki oradan geçerken uğramış havasını vermek. Bunda tasannu yoktur, niyetimiz hizmet ve nza-yı İlahidir.

• Herhangi bir yerde talebelerle olan konuşmalarda, onlar siyasi mevzulara girerse, onları red etmeden 1-2 kelimeyle izah edip geçiştirmeliyiz.

• Talebe yurtlarına ve Dershanelere yapılan ziyaretlerin arasını açmayarak, sık sık yapmalıyız.

• Üstadımız; Memurluğa izin vermiyor, ancak Risale-i Nur okumak, tebliğ ve temsil etmek şartıyla izin veriyor.

• Okuduğumuz dersler bir saman çöpü gibi, Risale-i Nur bunları alevlendirip nura inkılab ettirir. Onun için, mektep derslerini mana-yı harfiyle mütalaa etmeliyiz.

• Sık, sık yeni kişilerle tanışmalıyız, kaç kişiyle olursa olsun. Esas ve temel mes’eleleri, yani tahkik-i imanı ve Kur’anı zikretmeliyiz.

• Ruhumuzun ve kalbimizin, cismimize hakim olması, his ve hevesimizi, Risale-i Nurlarla tatmin etmemizle mümkündür.

• Birisi söze başlayınca ona söz hakkı vererek susmalıyız. Emir verir tarzda konuşup, amirane davranmamalıyız. Akla kapı açmak, “yap” dememek lazımdır.


Yükleniyor...