C- İslâmiyetin ahkâmı iki kısımdır:
Birisi:
Şeriat ona müessistir. Bu ise, hüsn-ü hakikî ve hayr-ı mahzdır.
Birisi dahi:
Şeriat muaddildir. Yani, gayet vahşi ve gaddar bir suretten çıkarıp, ehven-üş şer ve muaddel ve tabiat-ı beşere tatbiki mümkün ve tamamen hüsn-ü hakikiyeye geçebilmek için zaman ve zeminden alınmış bir surete ifrağ etmiştir. Çünki birden tabiat-ı beşerde umumen hükümferma olan bir emri birden ref'etmek, tabiat-ı beşeri birden kalbetmek iktiza eder.
Binaenaleyh şeriat vâzı-ı esaret değildir. Belki en vahşi bir suretten, böyle tamamen hürriyete yol açacak ve geçebilecek bir surete indirmiştir, ta'dil etmiştir.
Hem de dörde
{(*): Erkek galiben yüz yaşına kadar telkîh eder. Karı, yarı vakti hayz olduğu halde elliye kadar telakkuh eder.}
kadar taaddüd-ü zevcat, tabiata, akla, hikmete muvafakatıyla beraber şeriat bir taneden dörde çıkarmamış, belki sekizden, dokuzdan dörde indirmiştir. Bahusus taaddüde öyle şerait koymuştur ki,
Birisi:
Şeriat ona müessistir. Bu ise, hüsn-ü hakikî ve hayr-ı mahzdır.
Birisi dahi:
Şeriat muaddildir. Yani, gayet vahşi ve gaddar bir suretten çıkarıp, ehven-üş şer ve muaddel ve tabiat-ı beşere tatbiki mümkün ve tamamen hüsn-ü hakikiyeye geçebilmek için zaman ve zeminden alınmış bir surete ifrağ etmiştir. Çünki birden tabiat-ı beşerde umumen hükümferma olan bir emri birden ref'etmek, tabiat-ı beşeri birden kalbetmek iktiza eder.
Binaenaleyh şeriat vâzı-ı esaret değildir. Belki en vahşi bir suretten, böyle tamamen hürriyete yol açacak ve geçebilecek bir surete indirmiştir, ta'dil etmiştir.
Hem de dörde
{(*): Erkek galiben yüz yaşına kadar telkîh eder. Karı, yarı vakti hayz olduğu halde elliye kadar telakkuh eder.}
kadar taaddüd-ü zevcat, tabiata, akla, hikmete muvafakatıyla beraber şeriat bir taneden dörde çıkarmamış, belki sekizden, dokuzdan dörde indirmiştir. Bahusus taaddüde öyle şerait koymuştur ki,
Yükleniyor...