Karılar Yuvalarından Çıkıp Beşeri Yoldan Çıkarmış, Yuvalarına Dönmeli
اِذَا تَاَنَّثَ الرِّجَالُ السُّفَهَٓاءُ بِالْهَوَسَاتِ اِذًا تَرَجَّلَ النِّسَٓاءُ النَّاشِزَاتُ بِالْوَقَاحَاتِ
Mimsiz medeniyet, taife-i nisayı yuvalardan uçurmuş, hürmetleri de kırmış, mebzul metaı yapmış. Şer'-i İslâm onları
Rahmeten davet eder eski yuvalarına. Hürmetleri orada, rahatları evlerde, hayat ailede. Temizlik zînetleri.
Haşmetleri hüsn-ü hulk.. Lütf u cemali ismet, hüsnü kemâli şefkat, eğlencesi, evlâdı. Bunca esbab-ı ifsad, demir-sebat kararı
Lâzımdır tâ dayansın. Bir meclis-i ihvanda güzel karı girdikçe, riya ile rekabet, hased ile hodgâmlık debretir damarları!
Yatmış olan hevesat, birdenbire uyanır. Taife-i nisada serbestî inkişafı, sebeb olmuş beşerde ahlâk-ı seyyienin birdenbire inkişafı.
Şu medenî beşerin hırçınlaşmış ruhunda, şu suretler denilen küçük cenazelerin, mütebessim meyyitlerin rolleri pek azîmdir; hem müdhiştir tesiri.
{ (*) Nasıl "meyyite" bir karıya nefsanî nazarla bakmak, nefsin dehşetle alçaklığını gösterir.. Öyle de; rahmete muhtaç bir biçare "meyyite"nin güzel tasvirine müştehiyane bir nazarla bakmak, ruhun hissiyat-ı ulviyesini söndürür. -Müellif-}
Memnu' heykel, sûretler; ya zulm-ü mütehaccir, ya mütecessid riya, ya müncemid hevestir, ya tılsımdır celbeder o habîs ervahları.
Meyl-üt Tevsi' Mütedeyyinde Olmazsa, Meyl-üt Tahribtir
Ey tevsi'e taraftar, içtihadı isteyen! Cesedine dikkat et! Sebeb-i tevs'i dahilse büyülttürür cismini.. Hariçse eğer, yırtar cildini.
Öyle: İslâmiyette olan müsellematı eder bir zat imtisal, tamamen itaâtı bihakkın, daire dahiline girmiş olan o zatta; meyl-üt tevsi' meyl-üt tekemmül olur.
Yükleniyor...