dolu Üstad'ın yaşayan, manen hükmeden sesini duy!

Ey büyük Üstad! Minnet sana, şükran sana, rahmet hep sana!..

Ey kardeş dikkat buyur! Denizli hapsinde bütün esbab-ı âlem zahiren Üstad'ın aleyhinde.. i'dam hükümleriyle mahkemeye verilmişken Üstad diyor:

"Merak etmeyiniz kardeşlerim, o Nurlar parlayacaklar."

Bu söz nasıl tahakkuk etti!

Üstadımızın dediği gibi: "Bize şimdi lâzım, kemal-i teslimiyetle sabır ve temkinde bulunmak ve bilhâssa inkisar-ı hayale düşmemek ve bazan ümidin hilaf-ı zuhuruyla me'yus olmamak ve muvakkat fırtınalarla sarsılmamak, inayet-i İlahiyenin imdadımıza gelmesini tevekkül ile beklemektir."

Burada birbirimize çok tekrar ettiğimiz bir dersimiz de: Vazifemizin yalnız ve yalnız hizmet ve neşir olduğu ve neticenin Cenab-ı Hakk'a ait bir keyfiyet bulunduğu hususudur. Tedbiri ise, a'zamî faaliyet ve a'zamî hizmet içerisinde tedbir olarak mütalaa ediyoruz. Yoksa hizmeti -Allah göstermesin ve Üstadımızı kabrinde mahzun etmesin- hiss, heva ve nefsin bir tezahürü olan tamamen

Yükleniyor...