Vekil Bey benim bu mukabil cesurane sert çıkışım üzerine sustu ve herhalde ma’nen sarsıldıki; o ilk tevvürlü tavrı kayboldu ve bize güler yüz göstermeye çalıştı.. “Her zaman sizi beklerim vesr.” Dedi.

(Son şahitler-5, sh. 88)

HUSUSİ VE MAHREM BAZI MES’ELELER

Bu maddedeki mes’eleleri de birkaç bölüme ayırmak mümkündür.

1- Müzmin ve geçmesi gayr-i kabil hastalara ettiği şifa duaları ve moral verme dersleri neticesinde hastaların şifa bulmaları..

2- Nur talebelerinin hüsn-ü akibeti hakkında söyledikleri sözler ve verdiği işaretler...

3- Sair mahrem ve hususî işler ve mes’elelerdir.

Bu üç mes’elenin her birisinden birer ikişer örnek vereceğiz:

BİRİNCİ KISIM: Müzmin ve geçmesi tıbben adeta gayr-i kabil hastalara ettiği şifa duaları ve verdiği moral dersleri neticesinde görülen şifalar:

Birinci Örnek: Van’lı Hacı Reşit Övet ve Muradiyeli Terzi Kâmil Acar’dan ayrı ayrı dinlediğimiz, Hacı Reşit’in hastalığı ve Üstâd’ın ona duası şöyle cereyan etmiştir:

Hacı Reşit Tüperkülozludur. Doktorlara çok gitmiştir. Amma bir türlü iyileşmemiştir. Muradiyeli Terzi Kâmil diyor: İkimiz beraberce Üstâd’ın ziyaretine gittik. Bizi kabul etti. Üstâd da çok hasta idi. Zor konuşuyordu. Üstâd benden Hacı Reşid’in kim olduğunu sordu. Hacı Reşit kendini tanıttı. Ben de “Üstâdım, Hacı Reşit hastadır, ona dua et!” dedim. Bir şey demedi. Biraz sonra sözümü tekrarladım. Yine bir şey söylemedi.. ve üçüncü defa yine aynı sözü tekrarladım ve Kurban Hacı Reşit hastadır, dua et. Üstâd: “Ben de hastayım, hiç doktora gitmiyorum” dedi. Ben Kurban Hacı Reşit de hiç doktora gitmiyor. Yalnız duanızı istiyor. ona dua et!

Baktım, Üstâd hafifçe tebessüm ederek, Hüsnü Ağabeye: “Hüsnü ismini yaz, ona sabahleyin ism-i A’zamla dua edeyim” dedi.

Allah’a şükür Hacı Reşid o gün, bugün o müzmin hastalığının yüzünü bir daha görmedi ve tamamen kesb-i afiyet etti. Bu hadise herkesçe bilinmektedir.

İkinci Örnek; Adıyaman’lı Hacı Dursun Kutlu’dur:

Hacı Dursun’un, hem hastalığından Üstâd’ın duası ve moral vermesiyle şifa-yab olması.. hem de Üstâdıyla görüşmesinde bazı enterasan hadiseleri olduğu için, onun hatırasının hülâsaten kaydı belki biraz uzun olabilir. Hacı Dursun’un şimdiye kadar Son şahitlerde de hatırası yazılmadığı için,

Yükleniyor...