Üstâd’ımızın bu hastalığı gösteriyor ki, gizli dinsizler konuşturmamak için bir ilâç bulmuşlar, yedirmişler. Elhasıl Üstâd’ımızın müsafahadan, sohbetten ve konuşmaktan men’edildiğini biz de görüyoruz.

Üstâd’ımızın hizmetinde bulunan

Tahiri, Zübeyr, Ceylan, Hüsnü, Bayram”(87)

Kesin tarihli olanlarından tesbit edebildiğimiz ondokuzuncu veya yirminci zehirlendirilme hadiseleri böyle cereyan etmişler...ve daha yirminci ile yirmibirinci defalar...

Demek ki, Hazret-i Üstâd Bediüzzaman’ın hayatı boyunca gizli zındık düşmanlar onunla her sahada uğraşmaktan fâriğ olmamışlardır. Lâkin Hazret-i Gavsin manen verdiği te’minat, kemaliyle tahakkuk etmiş, hicrî hesaba göre tam seksen yedi sene aziz bir ömür içinde hayatı devam etmiş, nihayet kendi ecel-i mevudiyle rahat döşeğinde vefat ederek mele-i a’laya uçmuştur.

MÜTEFERRİK HADİSELER-10

VASİYETNAMELERİ

Hazret-i Üstâd ilk vasiyetnamesini 1945 yılı başlarında Emirdağ’da zehirlendiği günlerde yazmıştı. 1950’den önceki bu ilk ve birinci vasiyetnamesinden sonra bir iki vasiyetname daha yazdı. Fakat 1950’den sonra, vefatına kadar peş-peşe bir kaç vasiyetname yazdı. Vasiyetnamelerin hepsi Risale-i Nur’un hizmeti ve tarz-ı neşriyatı, sevk ve idaresiyle ilgilidir. şahsî bir meselesi evlad u iyal endişe’si, akrabalar için telâşı veya o vasiyetlerde bu gibi şeylere işaret edici hiç bir şey yoktur. Hayatının semeresi olan bir tek Risale-i Nuru ve onun vasıtasıyla başlatılan ve inkişaf ettirilen ve Allah’ın izniyle dünya çapında te’sirat yapan ve edecek olan Kur’ân ve imânâ hizmet meselesi vardır. Risale-i Nuru da Kur’ânın mirî malı, Nur cemaatının hizmet ve proğramının malı ve nihayet yine Nurun malı olarak bilmiş, öylece hareket etmiş, davranmış ve vasiyetlerde bulunmuştur.

Hazret-i Üstâd’ın umum vasiyetnamelerini içine alan bir kitapçık tarafımızdan 1963 yıllarında teksir edilmiştir. Üstâd’ın 1953’lerden sonraki vasiyetnameleri, daha çok -Vefatından sonra- kendi tarzının muhafazası, yani hizmet şeklinin sevk ve idaresi ile ilgili tarzının muhafazası cihetinde sudûr etmiştir. Yani Risale-i Nur

(87) Emirdağ-2, s: 198.

hizmetinde, neşriyatında ve en mühimmi de hayatını Nur hizmetine vakf eden talebelerinin tayinat işlerinin yerli yerince verilmesi işinde çok ısrarlı şekilde vasiyetler etmiştir. Onun tarzının idamesinin hikmetleri ve faydaları hakkında bir nebzecik yukarlarda temas edilmiş olduğundan burada tekrarına lüzum görülmedi.

Yükleniyor...