bir çok büyük risaleler... 1950’den önceki dört beş senelik zamanda, neşredilmiş eserlerin listeleri ise, o fasılda kaydedilmiştir. 1956’dan sonra da, resmi neşriyat ve matbuat âlemiyle dünyaya intişar sahasına geçildi, Ankara ve İstanbul’da serbestçe matbaalarda yeni yazı Nur mecmuaları basılmaya başlandı.

1950-1956 arası teksir edilip neşredilen üstte isimleri geçen, eserlerin tarih sırasına göre intişarları da şöyle olmuştur:

1950 yılı içinde evvelâ yeni harfle, İnebolu’da küçük tarihçe-i hayat, 30 Eylül 950’de neşre başlandı.(69)

Aynı yıl içinde eski harfle Sözler mecmuası Isparta’da, 3.11.950’de teksir edilip bittiği tarih.(70)

Asa-yı Musa’nın tercümesi ve Konferans diye bilinen ve bilâhare Üstâd tarafından Sözler mecmuasının ahirine ilhak edilen dersin Ankara’da verildiği tarih 15.12.950 (71)

Mektubat mecmuasının Isparta’da eski harfle teksirine başlandığı tarih 3.951(72)

(68) Emirdağ-2 Müntehap dosya sıra no: 25.

(69) Emirdağ-2 Müntehap dosya sıra no: 19.

(70) Aynı dosya, s: 23.

(71) Aynı dosya, s: 25-33.

(72) Aynı dosya, s: 35.

Mektubat’ın terkibi hakkında Hazret-i Üstâd’ın talimat verdiği tarih 30.951(73)

ZühretünNur eserinin ınebolu’da teksire başlandığı ve Hizb-i Nurî’nin bittiği tarih 18.951(74)

İlk olarak tek Cevşen-ül Kebir’in ınebolu’da teksir edildiği tarih 27.951(75)

Arabî İşarat-ül İ’cazın Türkçeye tercümesi, Arapça ve Türkçe ayrı ayrı teksir edilip neşredildiği tarih 1952-1953 arasıdır.

Arabi Mesnevinin Türkçeye tercüme ve neşirleri de 1953-1954 arasıdır. Böylece 1950-1954 arasında mevcud Türkçe olan Risale-i Nur silsilesine beş tane büyük ve harika eser daha ilâve edilmiş oluyordu. Bunlar Hutbe-i şamiye’nin Türkçe tercümesi, Nur Âleminin Bir Anahtarı, Hanımlar Rehberi, Arabi İşarat-ül İ’caz tercümesi ve yine arabi Mesnevi’nin tercümesidirler. İşarat-ül İ’caz ve Mesnevi’nin Arapça asılları bu hesaba dahil değildir. Eğer dahil edilse, yedi adet eser daha Risale-i Nur camiası ve silsilesine ilâve edilmiş oluyordu.


Yükleniyor...