şakirtlerine, bütün bütün kanunsuz ve keyfî hücum edildi. Pek zahir bir garazla, evhamlar yüzünden baruta ateş atmak gibi bu vatana ve asayişe beni bahane edip su-i kasd edildi, şöyleki:

Üç mahkemenin yirmi senelik hayatımda ve üç seneden beri telifatı terkettiğim ve haftada ancak bir mektup yazabildiğim ve üç dört terzi çırakları her biri bir gün nöbetle bana zarurî hizmetimi mecbur olmadan, başka kimseyi kabul etmediğim halde; ve serbestiyet verildiği, memleketime gitmediğim halde; hiç ömrümde görmediğim bir tarzda ve resmi bir surette beni hiddete getirip bir hadise çıkarmak için tahkir ve ihanet kasdıyla kanunsuz ve garazla beni taharri ile; kapımın kilidini kırıp, Kur’ân’ımı ve ârabî levhalarımı ve evradlarımı evrak-ı muzırra gibi alıp götürmekle beraber; adliyenin mühim bir memuru resmen buradaki memurlara âmirane demiş ki: “Ne için Said’i iki jandarma ile teşhir suretinde çıkarıp, zorla başına şapka giydirip, öylece ifadeye getirmediniz!” Hem Ona yanaşanları dövünüz.” diye ehemmiyetli bir mecliste ve ayn-ı hakikat olan ifademi okudukları vakit söylemiş....

Bunda şek ve şüphe kalmadı ki; beni tahkir ve ihanet edip, hiddete getirip, asayişi bozmak garazı ta’kib ediliyor. Cenab-ı Hakk’ a hadsiz şükür olsun ki, binler haysiyet ve şerefimi bu vatandaki biçarelerin istirahatına ve onlardan belâların def’ine feda etmek için bana bir halet-i ruhiye ihsan eylemişki; ben de onların yaptığı ve niyetinde bulundukları tahkirat ve ihanetlere karşı tahammüle karar vermişim. Bu milletin asayişine, hususan masum çocukların ve muhterem ihtiyarların ve biçare hastaların ve fakirlerin istirahatlarına ve uhrevî saadetlerine binler hayatımı ve binler şerefimi feda etmeye hazırım.

İşte, sinek kanadını dağ gibi yaptıklarının bir emaresi şu ki; benim gibi gurbette, hasta, ihtiyar, zaif, tek başına bulunan bir adam için, on gün zarfında beş defa Afyon valisi ve Emniyet Müdürü ve iki defa Afyon müdde-i umumisi benim için buraya gelmesi.. Ve iki günde, her bir günde beş tayyare benim gezdiğim yerlerde beni nezaret altına alması.. ve beş polis hafiyesini burada bana tarassud edenlere ilâve edip ahvalimi tecessüs etmek için gönderilmesi.. Ve postahanelere bana ait mektupların müsaderelerine resmen emir verilmesi gösteriyor ki: şeyh Said ve Menemen hadisesinin on misli bir hadiseyi evhamla düşünmüşler, habbeyi kubbe söylemişler ki, böyle bir vaziyet alıyorlar. Benim eski hayatımı zannedip ihanetle hiddete gelecek tahmin etmişler. Bilâkis aldandılar. Biz bütün kuvvetimizle anarşiliğe Sedd-i Zülkarneyn gibi bir sedd-i Kur’ânînin te’sisine çalışıyoruz. Bize ilişenler, anarşilik ve belki komünistliğin zararlı kısmına zemin ihzar ediyorlar.


Yükleniyor...