Hasılı: Risale-i Nur’un mütalâası ve feyz-i manevi-i daimîsi: nefs-i emmarenin ateşini söndürmeye, azgın ve azılı sıfatları öldürmeye, yırtıcı ve yaralayıcı zâhir ve bâtın askerleri tepelemeye yetişir. Zaten Risalet-ün Nur bu fitne ve bu fesad ve bu yangınları söndürmeye me’ murdur ve bunun için doğmuş ve gelmiştir diyoruz. Erenler ve evliyalar, şahidler ve fâtihler yatağı olan bu mübarek vatanda yetişen bu mübarek ve meymenetli, şeci’ ve asil milletin...

işaretiyle indallah ne kadar mergub ve Mahbub ve cengaver olduklarına yine bel bağlıyoruz.

Risale-i Nur’a sahib olanlarda, hırs ve hiddet zevale yüz tutar. Zulmet ve şehvet erir. Cehalet ve şekavet ateşi söner. Tabiat uykusu azalır. Gaflet uykusu kalkar.Kara ve çirkin, bozuk ve uyuşuk kanlar düzelir. Nefis ve kalb işler. Kan boruları birer mecray-i nur olur. Hubb-ü dünya ve meyl-i masiva kalmaz. Ene ve ente gider, yetmiş bin diye söylenen perdeler kalkmaya ve varlık dağı delinmeye başlar den sesler gelir. Vuslat yolu açılır.. Miskü amber saçılır.. Yüzler sürülür ile memur ve nişanıyla me’cur olur.

Hüsâladır

Risale-i Nur kendisinin bir levha-i Ya Hafız!

Bir safha-i Maşallah!

Bir nüsha-i Barekallah!

Bir kılade-i ümmü-üs sübyan..

Yangına bir tulumba-i Nur,

Dertliye bir reçete-i hikmet..

Bakana bir ayine-i ibret..

Müslümanlara bir mühr-ü nübüvvet,

Mücrime bir vesika-i necat..

Yolsuza bir rah-ı hidayet..

Bîkeslere bir sigorta-ı siyanet..

Antikacıya bir kenz-i sermediyet..

Evsize bir kâşane-i ebediyet,

Münkire bir sille-i nedamet,

Kâfire bir sehpay-ı adalet

Arife bir sahba-i kudsiyet

{Sehpa; üçayaklı kürsü olup, darağacı demektir. Sahba ise, kızıl aşk şarabı demektir. A.B.}



Aşıka bir saray-ı vuslat!..


Yükleniyor...