Bu sır dahi şöyle inkişaf etti:
Nasıl zikir dairesinde bir mecliste veyahut hatme-i nakşiyede, bir mescidde birbiriyle alâkadar hey’et-i mecmuada nurani bir vaziyet hissediliyor. kalbi hüşyar bir zat, namazdan sonra deyip tesbihi çekerken, o daire-i zikrin reisi olan zat-ı Ahmediye Aleyhissalâtu vesselâmın muvacehesinde, yüz milyon tesbih edenler, tesbih elinde çektiklerini manen hisseder. O azamet ve ulviyetle der.
Sonra,ser-zakirin emr-i manevisiyle ona ittibaen dediği gibi, o halka-i zikrin ve çok geniş dairesi bulunan hatme-i Ahmediye Aleyhissalâtü vesselâmın dairesinde yüz milyon müridlerin larından tezahür eden azametli bir hamdi düşünüp, içinde ile iştirâk eder...
Vehakeza ve duadan sonra, otuzüç defa oTarikat-ıAhmediye Aleyhissalâtu vesselamın halka-i zikrinde ve hat0me-i kübrasında o sabık mana ile, o ihvan-ı tarikatı nazara alıp; o halkanın ser- zâkiri olan zat-ı Ahmediye Aleyhissalâtü vesselâma müteveccih olup:” der, diye anladım ve hissetim ve hayalen gördüm. Demek tesbihat-ı salatiyenin çok ehemmiyeti var...”
{Yeni Yazı Kastamonu, s: 87.}
Bir hadisin,ahirzamanda Müslümanların göğsünden,bilhassa hıfz-ı Kur’ân’a çalışanların göğsünden Kur’ân’ın çıktığını ve unutulduğunu beyan eden hakikatini Hz. Üstâd şöyle beyan etmektedir.
“... Risale-i Nur talebelerinden bir genç hafız, pek çok adamların dedikleri gibi, dedi: Bende unutkanlık hastalığı tezayüd ediyor, ne yapayım?”
Dedim: “Mümkün oldukça namahreme nazar etme! Çünki rivayet var, ımam-ı şafii’nin dediği gibi: “Haram nazar, nisyan verir”
Evet, ehl-i İslâm’da nazar-ı haram ziyadeleştikçe, hevesat-ı nefsaniye heyecana gelip, vücudunda su-i istimalât ile israfa girer. Haftada bir kaç defa gusle mecbur olur. Ondan tıbben kuvve-i hafızasına za’af gelir.
Evet, bu asırda açık saçıklık yüzünden, hususan bu memalik-i harrede o su-i nazardan, su-i istimalât umumî bir unutkanlık hastalığını netice vermeye başlıyor. Herkes cüz’î-külli o şekvadadır. İşte, bu umumî hastalığın tezayüdiyle; Hadis-i şerifin verdiği müthiş bir haberin te’vili ucunda görünüyor. Ferman etmiş ki: “Ahir zamanda hafızların göğsünden Kur’ân nez’ediliyor, çıkıyor, unutuluyor.”
{Hadisin kesin mehazları için Bkz: R.N.K. kaynakları 2.}
Nasıl zikir dairesinde bir mecliste veyahut hatme-i nakşiyede, bir mescidde birbiriyle alâkadar hey’et-i mecmuada nurani bir vaziyet hissediliyor. kalbi hüşyar bir zat, namazdan sonra deyip tesbihi çekerken, o daire-i zikrin reisi olan zat-ı Ahmediye Aleyhissalâtu vesselâmın muvacehesinde, yüz milyon tesbih edenler, tesbih elinde çektiklerini manen hisseder. O azamet ve ulviyetle der.
Sonra,ser-zakirin emr-i manevisiyle ona ittibaen dediği gibi, o halka-i zikrin ve çok geniş dairesi bulunan hatme-i Ahmediye Aleyhissalâtü vesselâmın dairesinde yüz milyon müridlerin larından tezahür eden azametli bir hamdi düşünüp, içinde ile iştirâk eder...
Vehakeza ve duadan sonra, otuzüç defa oTarikat-ıAhmediye Aleyhissalâtu vesselamın halka-i zikrinde ve hat0me-i kübrasında o sabık mana ile, o ihvan-ı tarikatı nazara alıp; o halkanın ser- zâkiri olan zat-ı Ahmediye Aleyhissalâtü vesselâma müteveccih olup:” der, diye anladım ve hissetim ve hayalen gördüm. Demek tesbihat-ı salatiyenin çok ehemmiyeti var...”
{Yeni Yazı Kastamonu, s: 87.}
Bir hadisin,ahirzamanda Müslümanların göğsünden,bilhassa hıfz-ı Kur’ân’a çalışanların göğsünden Kur’ân’ın çıktığını ve unutulduğunu beyan eden hakikatini Hz. Üstâd şöyle beyan etmektedir.
“... Risale-i Nur talebelerinden bir genç hafız, pek çok adamların dedikleri gibi, dedi: Bende unutkanlık hastalığı tezayüd ediyor, ne yapayım?”
Dedim: “Mümkün oldukça namahreme nazar etme! Çünki rivayet var, ımam-ı şafii’nin dediği gibi: “Haram nazar, nisyan verir”
Evet, ehl-i İslâm’da nazar-ı haram ziyadeleştikçe, hevesat-ı nefsaniye heyecana gelip, vücudunda su-i istimalât ile israfa girer. Haftada bir kaç defa gusle mecbur olur. Ondan tıbben kuvve-i hafızasına za’af gelir.
Evet, bu asırda açık saçıklık yüzünden, hususan bu memalik-i harrede o su-i nazardan, su-i istimalât umumî bir unutkanlık hastalığını netice vermeye başlıyor. Herkes cüz’î-külli o şekvadadır. İşte, bu umumî hastalığın tezayüdiyle; Hadis-i şerifin verdiği müthiş bir haberin te’vili ucunda görünüyor. Ferman etmiş ki: “Ahir zamanda hafızların göğsünden Kur’ân nez’ediliyor, çıkıyor, unutuluyor.”
{Hadisin kesin mehazları için Bkz: R.N.K. kaynakları 2.}
Yükleniyor...