Mu’ci-zûl Beyan’dan hem çabuk, hem keskin, hem tam düşmanların başını dağıtacak silâhlar bulduğu için, o mubarek ve kudsî zstların tezgâhlarına müracaat etmiyor. Çünkü umum onların merci’leri ve menba’ları ve Üstâdları olan Kur’ân, Risale-i Nur’a tam, mükemmel bir Üstâd olmuştur. Ve hem vakit dar, hem bizler az olduğumuz için vakit bulamıyoruz ki; O nuranî eserlerden istifade etsek... Hem Risale-i Nur şâkirtlerinin yüz mislinden ziyade zatlar o kitaplarla meşguldurlar ve o vazifeyi yapıyorlar. Biz de o vazifeyi onlara bırakmışız. Yoksa, haşa ve kellâ o kudsî Üstâdlarımızın mübarek eserlerini ruhh-u canımız kadar severiz. Fakat her birimizin birer kafası, birer eli, birer dili var. Karşımızda da binler mütecaviz var. Vaktimiz dar, en son silâh mitralyoz gibi Risale-i Nur bürhanlarını gördüğümüzden mecburiyetle ona sarılıp iktifa ediyoruz...”
{Aynı eser, s: 344.}
İhlâs, Sadaka, Fedâkarlık, Uhuvvet, İttifak ve Tesanüd Dersleri
A- Tesanüd ve İttifak:
“...Nur ve gül fabrikalarının hademe ve sâhipleri, insanın başında iki göz gibidir. Zahiren ikidir, fakat bir görürler. Ahvel gözlü (şaşı) iki görür Lillahilhamd bu iki cereyan-ı nuranî kemal-i ittihaddadır.”
{Osmanlıca Kastamonu-2, s: 33.}
Not: Nur ve gül fabrikaları: İslâm Köyü cemaati ile, Isparta merkezi cemaatidir. Bu iki cemaat arasında ufak bir nazlanma hadisesi hakkındaki izahı yukarlarda geçmiştir.
“Aziz Sıddık Kardeşlerim! Sizin fevkalâde sebat ve ihlâsınızın galebesi ve o musibeti def ‘ inden sonra, ehl-i dünya cebheyi değiştirdi. Zendekanın desiseleriyle bu havalideki bizlere karşı perde altında maddî ve manevî tahşidatı başlamış. Gayet dikkatle ve şeytancasına şâkirtlerin hakiki kuvvetleri olan tesanüdü bozmaya çalışıyorlar. Sizlere Risaleleri iade ettikleri halde, kurnazcasına dolaplar çevriliyor. Biz sizin bir şubeniz hükmünde olduğumuz halde, bizi asıl ve merkez telâkki ettiklerinden, daha ziyade desiseleri bize karşı isti’mal ediyorlar: Hâfız-ı Hakikî Cenab-ı Hak’tır. ınşaallah hiç bir zarar edemiyecekler. Fakat bu şuhur-u mübarekenin eyyam ve leyalî-i mübarekesinde hâlis dualarınızla bize yardım ediniz. Bir şey yok.. Fakat mümkin oldukça ihtiyat ve dikkatli olunuz...”
{Aynı eser, s: 310.}
{Aynı eser, s: 344.}
İhlâs, Sadaka, Fedâkarlık, Uhuvvet, İttifak ve Tesanüd Dersleri
A- Tesanüd ve İttifak:
“...Nur ve gül fabrikalarının hademe ve sâhipleri, insanın başında iki göz gibidir. Zahiren ikidir, fakat bir görürler. Ahvel gözlü (şaşı) iki görür Lillahilhamd bu iki cereyan-ı nuranî kemal-i ittihaddadır.”
{Osmanlıca Kastamonu-2, s: 33.}
Not: Nur ve gül fabrikaları: İslâm Köyü cemaati ile, Isparta merkezi cemaatidir. Bu iki cemaat arasında ufak bir nazlanma hadisesi hakkındaki izahı yukarlarda geçmiştir.
“Aziz Sıddık Kardeşlerim! Sizin fevkalâde sebat ve ihlâsınızın galebesi ve o musibeti def ‘ inden sonra, ehl-i dünya cebheyi değiştirdi. Zendekanın desiseleriyle bu havalideki bizlere karşı perde altında maddî ve manevî tahşidatı başlamış. Gayet dikkatle ve şeytancasına şâkirtlerin hakiki kuvvetleri olan tesanüdü bozmaya çalışıyorlar. Sizlere Risaleleri iade ettikleri halde, kurnazcasına dolaplar çevriliyor. Biz sizin bir şubeniz hükmünde olduğumuz halde, bizi asıl ve merkez telâkki ettiklerinden, daha ziyade desiseleri bize karşı isti’mal ediyorlar: Hâfız-ı Hakikî Cenab-ı Hak’tır. ınşaallah hiç bir zarar edemiyecekler. Fakat bu şuhur-u mübarekenin eyyam ve leyalî-i mübarekesinde hâlis dualarınızla bize yardım ediniz. Bir şey yok.. Fakat mümkin oldukça ihtiyat ve dikkatli olunuz...”
{Aynı eser, s: 310.}
Yükleniyor...