Ve bilhassa ehl-i ilim olsa, ilimden gelen enaniyeti de varsa, enaniyetlerini tahrik etmeyiniz, mümkün olduğu kadar düstûrunu rehber ediniz.

Hem Hasan Avnî ismindeki zat, madem evvelce Risale-i Nura girmiş ve yazısıyla da iştirâk etmiş, o daire içindedir. Onun fikren bir yanlışı varsa da affediniz. Biz değil onlar gibi ehl-i diyanet ve tarikata mensub Müslümanlarla, şimdi bu acib zamanda imanı bulunan ve hatta fırka-i dalleden bile olsa, onlarla uğraşmamak.. ve Allah’ı tanıyan ve ahireti tasdik eden Hıristiyan bile olsa, onlarla medar-ı niza’ noktaları medar-ı münakaşa etmemeyi, hem bu acib zaman, hem mesleğimiz, hem kudsi hizmetimiz iktiza ediyor.. ve Risale-i Nur’un Âlem-i İslâm’da intişarına karşı hayat-ı içtimaiye ve siyasiye cihetinde maniler çıkmamak için, Risale-i Nur şâkirdleri müsalahakârane vaziyeti almaya mükellefdirler...

Sakın, hocaların cuma ve cemaatlarına ilişmeyiniz. ıştirâk etmeseniz de, iştirâk edenleri tenfir etmeyiniz.. Gerçi ımam-ı Rabbanî demişki: “Bid’a olan yerlere girmeyiniz!” maksadı: Sevabı olmaz demektir. Yoksa, namaz battal olur demek değil. Çünki selef-i salihinden bir kısmı Yezid ve Velid gibi şahısların arkasında namaz kılmışlar. Eğer mescide gidip gelmekte kebaire ma’ruz kalırsa, halvethanesinde bulunması lâzım...”

{Os. Kastamonu -1 s: 52.}

“Saniyen: İstanbul’un büyük âlimlerinden ve kıymetli vâizlerinden Risale-i Nur hesabına bir medet, bir yardım, bir takdir ve tahsin bekliyordum. Başta merhum fetva emini Ali Rıza olarak, bir kısım mübarek zatlar takdir ve tahsinleriyle Risale-i Nur şâkirtlerini ebediyyen minnettar ve müteşekkir eylediler.Cenab-ı Hak onlardan ebeden razı olsun. Hususan yeniden haber aldım ki; meşhur ve hakikatlı ve kıymettar ve te’sirli vaiz ve âlimlerden Mahmud Efendi

{Vaiz Mahmut Efendi, Urfalı Mahmud Kâmil Hocadır. Bu zat ömrünün sonuna kadar heryerde ve herkese karşı Üstâd Bediüzzaman’ı ve Risale-i Nur’u mudafaa etmiştir. Ahir hayatında Urfa müftülüğünü yaparken 1953’te Urfa’da vefat etti. Allah rahmet eylesin A.B.}



,Ali Haydar Efendi Risale-i Nur’un ehemmiyetini tam takdir ederek, bizleri pek çok mesrur edip, bizi himaye eden merhum Ali Rıza Efendi’nin zevalindeki acıyı izale ettiler .Biz şâkirtler dahi o zatları bu mübarek günler ve gecelerdeki manevî kazançlarımıza hissedar edeceğiz. Bizim tarafımızdan o kıymettar zatlara pek çok arz-ı hürmet ve selâm ve selâmetlerine duamızı tebliğ edin. Oradaki o iki zatın sisteminde Risale-i Nuru takdir eden zatların isimlerini bilmemiz lâzım ki, manevî kazancımıza hissedar edelim.

Said-i Nursi”

{Ziyadat-ı Kastamoniye, s: 51.}



Yükleniyor...