İKİNCİ BASKISI MÜNASEBETİYLE
Kitabımızın ikinci baskısında, önsöz ve giriş kısımlarına ilâve edecek bir şey yoktur. Sadece medar-ı şükran bir hadise ile, kitabın kaynakları ve içindeki mevsûk va sadık menkıbe rivayetleri hakkında bazı izahatlarda bulunmak isterim.
MEDAR-I ŞÜKRAN HADİSE
Kitabımız Timaş şirketi himmeti ile ilk baskısı yapılıp üç seneden beri yayınlanmaktadır. Her kitap hakkında, çıktıktan sonra, lehte aleyhte bazı kıyl-u kaller olması normaldir. Hatta aleyhinde reddiyeler de neşredilebilir. Amma Allah’a şükür, kitabımız hakkında birçok teşekkürler ve samimi takdir hisleri ifade eden mektup ve telefonlar aldığımız halde, aleyhinde olarak hiçbirşey bize ulaşmış değildir. Değersiz fısıltılar nev’inden bazı dedikodular duyduksa da, aleyhinde olarak sıhhatli hiçbir şey bana aksetmemiştir. Bu hal ise, bizim fevkalade ilmî iktidar ve meziyetimizden değildir. Kaynak ve sermaye Üstâd Bediüzzaman’ın olduğu ve ayrıca da tab’ından önce ağabeylere okutarak istişare ile tab’ı ve neşri gerçekleştiği içindir.
İkinci Sebeb: Bu kitab, benim kendi îmân ve vicdanımla gayet mütmain olarak sadece Bediüzzaman’ın hayatı, cihadı, hizmeti ve mesleğinin esasları dahilinde, şahsî hiçbir his ve heves bulaştırmadan a’zami titizlik içerisinde mezkûr hukuklara riayet ederek yazdığıma olan kat’î kanaatımdır. Kitab, neşir olduktan sonra, üç defa baştan sona kadar harf harf okudum. Risale-i Nûr’un mesleğine mugayir, Hazret-i Üstâd’ın azîz ve şerif hayatına münafî hiçbir şey görmedim. Dolayısıyla tenkide medar olacak hiçbir nokta gözüme ilişmedi. Bir başkası da ilmî bir tarzda herhangi birşey söylemedi veya yazıp göndermedi. Öyleyse -Sermaye ve mal sahibi Hazret-i Üstâd Bediüzzaman olduğundan- basit bazı düzeltmeler dışında ondan kırpacak veya traş edecek birşey yok demektir.
Bediüzzaman gibi büyük müceddid, müçtehid, muhdî ve mücahid zâtın
Kitabımızın ikinci baskısında, önsöz ve giriş kısımlarına ilâve edecek bir şey yoktur. Sadece medar-ı şükran bir hadise ile, kitabın kaynakları ve içindeki mevsûk va sadık menkıbe rivayetleri hakkında bazı izahatlarda bulunmak isterim.
MEDAR-I ŞÜKRAN HADİSE
Kitabımız Timaş şirketi himmeti ile ilk baskısı yapılıp üç seneden beri yayınlanmaktadır. Her kitap hakkında, çıktıktan sonra, lehte aleyhte bazı kıyl-u kaller olması normaldir. Hatta aleyhinde reddiyeler de neşredilebilir. Amma Allah’a şükür, kitabımız hakkında birçok teşekkürler ve samimi takdir hisleri ifade eden mektup ve telefonlar aldığımız halde, aleyhinde olarak hiçbirşey bize ulaşmış değildir. Değersiz fısıltılar nev’inden bazı dedikodular duyduksa da, aleyhinde olarak sıhhatli hiçbir şey bana aksetmemiştir. Bu hal ise, bizim fevkalade ilmî iktidar ve meziyetimizden değildir. Kaynak ve sermaye Üstâd Bediüzzaman’ın olduğu ve ayrıca da tab’ından önce ağabeylere okutarak istişare ile tab’ı ve neşri gerçekleştiği içindir.
İkinci Sebeb: Bu kitab, benim kendi îmân ve vicdanımla gayet mütmain olarak sadece Bediüzzaman’ın hayatı, cihadı, hizmeti ve mesleğinin esasları dahilinde, şahsî hiçbir his ve heves bulaştırmadan a’zami titizlik içerisinde mezkûr hukuklara riayet ederek yazdığıma olan kat’î kanaatımdır. Kitab, neşir olduktan sonra, üç defa baştan sona kadar harf harf okudum. Risale-i Nûr’un mesleğine mugayir, Hazret-i Üstâd’ın azîz ve şerif hayatına münafî hiçbir şey görmedim. Dolayısıyla tenkide medar olacak hiçbir nokta gözüme ilişmedi. Bir başkası da ilmî bir tarzda herhangi birşey söylemedi veya yazıp göndermedi. Öyleyse -Sermaye ve mal sahibi Hazret-i Üstâd Bediüzzaman olduğundan- basit bazı düzeltmeler dışında ondan kırpacak veya traş edecek birşey yok demektir.
Bediüzzaman gibi büyük müceddid, müçtehid, muhdî ve mücahid zâtın
Yükleniyor...