Şimdi bunlardan hangisini doğru sayalım? 1919 tarihi Bediüzzaman’ın esaret dönüşünün ikinci yılıdır. Teşkilât-ı Mahsusa -onun deyimiyle- Sultan Reşad’ın tahta geçmesiyle, yani 1909’da yeniden teşkilâtlanan bir müessesedir. Maalesef her iki iddia da doğru değildir diyebiliriz. Zira Bediüzzaman Hazretleri bu lâkabını, ta Van’dan nefy edilip Burdur’a gönderildiği zaman olan 1926 senesine kadar kullandığını görmekteyiz. İleride buna dair çok delil ve belgeler gelecektir. Hatta 1923’te Ankara’da Yeni Gün Matbaasında bastırdığı Arabî “Habab” ve “Zeyl-ül-Habab” risalelerinin kapaklarında, “Said-i Kürdî” ismi ve lâkabı göründüğü gibi, 1930’larda yazdığı 16’ıncı Mektub’ta:
“Sana Said-i Kürdî derler... ilh” sual ve cevabı da bu mes’eleye delildir.
3- “Ben Said-i Nursi’yi (Yani ismini, hayatını ve hizmetini) Teşkilât-ı Mahsusa dosyalarında gördüm” (Çağımızda Bir Asr-ı Saadet Müslümanı, s: 282)
4- “1966’da Nurculuğun Halk Partisi’ni yenilgiye uğratması üzerine eğildim “ (..... 196)
5- “Eşref Sencer Kuşçubaşı ile 17-27 Nisan arası 1953’de Emirdağı’nda ziyaret ettik” (..... 282)
şimdi bu üç şekil söz ve iddiaların hangisi gerçek?..
Diyelim, çok önceleri onu Teşkilat-ı Mahsusa(83) dosyalarında gördü. Fakat ehemmiyet vermedi, bakmadı. 1953’te -onun iddiasına göre- on günlük bir uzun ziyareti neden yapmıştı. Bu bir eğilme değil miydi?
6- Bediüzzaman’ın yaşı için bir yerde 94... (Türkiye’de Nurculuk Davası naklen, s: 663)
Başka bir yerde de 92.. (Türkiye’de Nurculuk Davası, s: 672)
Ve Çağımızda Bir Asr-ı Saadet Müslümanı’nın baş taraflarında ise 87 şeklinde kaydeder.
Bunlardan hangisi doğru!?. Hiç birisi doğru değil... Zira gerçek olarak Bediüzzaman Hazretleri’nin doğumu Miladi olarak 1877, Vefatı da 1960 olduğuna göre, onun yaşı 84’dür.
Ancak Hicrî takvime göre olsa, 1294-1379 ömrü 86 olur. Hicri hesabına göre, doğum ve vefat yılları beraber sayılsa 87 olur.
7- Bediüzzaman’ın Sultan Abdülhamid’le görüşmesini bir yerde 1906’da olduğu (Türkiye’de Nurculuk Davası, s: 682 naklen)
Başka bir yerde Meşrutiyet’in i’lânı yıllarında da bu görüşme olduğunu.. (Türkiyede Nurculuk Davası, s: 708 naklen)
Hangisi doğru?...
“Sana Said-i Kürdî derler... ilh” sual ve cevabı da bu mes’eleye delildir.
3- “Ben Said-i Nursi’yi (Yani ismini, hayatını ve hizmetini) Teşkilât-ı Mahsusa dosyalarında gördüm” (Çağımızda Bir Asr-ı Saadet Müslümanı, s: 282)
4- “1966’da Nurculuğun Halk Partisi’ni yenilgiye uğratması üzerine eğildim “ (..... 196)
5- “Eşref Sencer Kuşçubaşı ile 17-27 Nisan arası 1953’de Emirdağı’nda ziyaret ettik” (..... 282)
şimdi bu üç şekil söz ve iddiaların hangisi gerçek?..
Diyelim, çok önceleri onu Teşkilat-ı Mahsusa(83) dosyalarında gördü. Fakat ehemmiyet vermedi, bakmadı. 1953’te -onun iddiasına göre- on günlük bir uzun ziyareti neden yapmıştı. Bu bir eğilme değil miydi?
6- Bediüzzaman’ın yaşı için bir yerde 94... (Türkiye’de Nurculuk Davası naklen, s: 663)
Başka bir yerde de 92.. (Türkiye’de Nurculuk Davası, s: 672)
Ve Çağımızda Bir Asr-ı Saadet Müslümanı’nın baş taraflarında ise 87 şeklinde kaydeder.
Bunlardan hangisi doğru!?. Hiç birisi doğru değil... Zira gerçek olarak Bediüzzaman Hazretleri’nin doğumu Miladi olarak 1877, Vefatı da 1960 olduğuna göre, onun yaşı 84’dür.
Ancak Hicrî takvime göre olsa, 1294-1379 ömrü 86 olur. Hicri hesabına göre, doğum ve vefat yılları beraber sayılsa 87 olur.
7- Bediüzzaman’ın Sultan Abdülhamid’le görüşmesini bir yerde 1906’da olduğu (Türkiye’de Nurculuk Davası, s: 682 naklen)
Başka bir yerde Meşrutiyet’in i’lânı yıllarında da bu görüşme olduğunu.. (Türkiyede Nurculuk Davası, s: 708 naklen)
Hangisi doğru?...
Yükleniyor...