Küfür ve dalaletin korkunç zulümatından necat bulup, iman ve İslâmiyetin pek şirin ve şa’şaapâş envarına erişmek, ancak Aliyy-ül Azîm olan Allah’ın fazlıyladır.
***
اِعْلَمْ
Ey kardeş bil ki! İnsanoğlu, şöyle bir ön tarafına baktığı zaman, zanneder ki; kendisi bir çok metalibine kadirdir. Fakat eğer, arkasına ve metalibinin vüs’atine ve hacat damarlarının etraf-ı âlemde intişarına bir bakarsa, o zaman nefsini âciz ve zelil bir halde görecektir. Bu hakikata bir misal getirelim:
Nasılki birçok mütenevvi’ mayi şeylerin boru uçlarının kendisinde toplanmış bir insan heykelinin ayrı ayrı olan azalarından o mayi şeyler akar bir vaziyette olsa, o heykel, kendi önüne faraza baktığı zaman, gururlanarak kendi nefsini şu ef’al-i acibeye belki bir masdar zannedebilir. Fakat vakta ki, yüzünü arka tarafına bir çeviriverse, kendisinin menfîce olan zâhirî tasarruf-u cüz’îsiyle ondan çıkan fiiller ise, ancak bir mühendis-i hakîm ve kadirin taht-ı emrinde çalışan makine ve dolapların mahsûlü olduklarını görecektir. Ve hakeza, buna göre daha sen düşün!
***
اِعْلَمْ
Ey kardeş bil ki! Allah’a tevekkül edene, Allah ona kâfidir.
Öyle ise
حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ
حَسْبُنَا
’ya dair bu kısmın mufassal izahı, 29. Lem’a-i Arabiye’de ve 4. Şua’da ve İhtiyarlar Lem’asının 14. ve 15. Ricalarındadır. –Müellif– (Tercümeten)
Çünkü O, bizim hem Malikimiz hem de herşeyin Malikidir. Şu halde eğer biz O’na hakikî abd olabilsek, herşey bizim olur.
____________________________________
اِعْلَمْ
Ey kardeş bil ki! İnsanoğlu, şöyle bir ön tarafına baktığı zaman, zanneder ki; kendisi bir çok metalibine kadirdir. Fakat eğer, arkasına ve metalibinin vüs’atine ve hacat damarlarının etraf-ı âlemde intişarına bir bakarsa, o zaman nefsini âciz ve zelil bir halde görecektir. Bu hakikata bir misal getirelim:
Nasılki birçok mütenevvi’ mayi şeylerin boru uçlarının kendisinde toplanmış bir insan heykelinin ayrı ayrı olan azalarından o mayi şeyler akar bir vaziyette olsa, o heykel, kendi önüne faraza baktığı zaman, gururlanarak kendi nefsini şu ef’al-i acibeye belki bir masdar zannedebilir. Fakat vakta ki, yüzünü arka tarafına bir çeviriverse, kendisinin menfîce olan zâhirî tasarruf-u cüz’îsiyle ondan çıkan fiiller ise, ancak bir mühendis-i hakîm ve kadirin taht-ı emrinde çalışan makine ve dolapların mahsûlü olduklarını görecektir. Ve hakeza, buna göre daha sen düşün!
اِعْلَمْ
Ey kardeş bil ki! Allah’a tevekkül edene, Allah ona kâfidir.
Öyle ise
حَسْبُنَا اللّٰهُ وَنِعْمَ الْوَكِيلُ
حَسْبُنَا
’ya dair bu kısmın mufassal izahı, 29. Lem’a-i Arabiye’de ve 4. Şua’da ve İhtiyarlar Lem’asının 14. ve 15. Ricalarındadır. –Müellif– (Tercümeten)
Çünkü O, bizim hem Malikimiz hem de herşeyin Malikidir. Şu halde eğer biz O’na hakikî abd olabilsek, herşey bizim olur.
____________________________________
Yükleniyor...