صفزكşزضخصهخ شزحقتك زطزصتخض طزطزكخهتط فَاْتُوا بِسُورَةٍ مِنْ مِثْلِهِ ..فَاِنْ لَمْ تَفْعَلُوا وَلَنْ تَفْعَلُوا فَاتَّقُواالنَّارَ...

49- Eğer Desen: Kur’an-ı Hakîm ve müfessiri olan hadis-i şerif, her fenden yalnız birer fezleke almışlardır. Halbuki bir şahıs da, bu fezlekeler gibi fennî, ilmî bir çok fezlekeleri ihata eylemesi mümkine benziyor?

Cevaben sana denilirki: Fezlekenin güzel bir isabetle münasip bir mevkide kullanılması; ve işitilmeyip duyulmıyan bazı iş ve keyfiyetlere remzedilmiş haliyle birlikte, münbit, verimli bir zeminde istimal edilmesi; –üstte geçen ikinci nüktede işaret eylediğimiz üzere– öyle bir ilim olurki; bir tek şahıs, bunu ve benzerlerinin emsalini bulup getirmesi mümkün değil, müyesser olamaz.

--------------------

(MÜHİM BİR MAKAMDIR –Müellif–)

Ey aziz bilesinki; şu muhakematın netice ve hülasası şudurki: önce senin şu gelen kaideleri gözönüne koyup hazır bulundurmandır. O kaideler:

1- Bir şahıs birkaç fende mütehassıs olamaz.

2- bir kelam, iki şahsa nisbetle tefavüt edebiliyor; birisine nisbeten altun, diğerine göre kömür olabiliyor.

3- fenler, bilgiler ve sanatlar, telahuk-u efkarın neticesi olup, mürûr-u zamanla tekemmül ederler.

4- mazîdeki bir çok nazarî şeyler, şimdi bedihiyat hükmündedir.

5- mazî zamanını bu zamana kıyas eylemek, ayak kaydıran ve yanlışlık vartasına düşüren farklı bir kıyas olur.

6- medeniyet perdesi altında saklanan ve gizlenen medenîlerin hile ve desiseleri, sahra ehli insanların besatet ve safvetleri onları saklıyamaz, gizleyemez.

7- bir çok ilimler vadırki: muhitin ve zamanın hazırladığı adetlerin, vukuatların insanlara yaptığı telkinlerle ve beşerin tabiatına ahval ve hadiselerin ders vermesiyle meydana gelir.


Yükleniyor...