Ve amma

شَٓءَ

nin müttarid kaideye göre bir mef’ulunün

{“Şâe”nin mefulune bir misal:

وَلَوْ شَءَ اللّٰهُ اَنْلَايَذْهَبَ بِسَمْعِهِمْ

gibi mudari’li bir meful hazf edilmiştir. –Mütercim–}


bulunması icap ederken hazf edilmiş olması ise; bu kelimenin sair arkadaşlarının gösterdikleri karine ile meşiet ve İrade-i İlahiyye ahval-i kâinatla müteesir olmadığı gibi, sıfat-ı İlahiyye içinde eşyanın tesirini hiç ve asla mevzu olmadığınada ima etmek içindir denilse caizdir. (Yani nasıl ki beşerin iradesi eşyanın yumuşaklık ve sertliği veya küçüklük ve büyüklüğü gibi halleriyle müteessir olduğu tarzda ve bunun gibi değildir.)

Amma

لَذَهَبَ

kelimesi işaret vermektedir ki; sebepler müsebebatın üzerine musallat kılınmışta istila etmiş değillerdir. Tâ ki, şayet sebepler aradan ref’ olup kalktıklarında müsebblerde ademin cevfinde kalmış olsunlar da, tesadüfün eli onlarla oynuyor olsun.. ve sonra sebepler gelip ittifak denilen rast gelelerle birleşip, o müsebbeleri karma karışıklarla taru mar edip dağıtsın, hayır!.. Belki sebeblerin arkasında yed-i kudret (her an ve zaman) hazır bulunmaktadır ki, o kudret eşyayı vücud sahasına çıkarır çıkarmaz, derekab Hikmet-i İlahiyyenin eli, müvazene ve intizam kanunu ile onları alır, başka yerlere sevk edip, başıboş bırakmaz ihmal etmez.

Evet, nasılki sıcaklık, suyun bünyesini tahrib ettiği vakit, imtizaclığı dağılır, buharlaşmaya başlar. Buhar ise, havada mündemic bulunan bir nizam ile yukarı çıkar, muayyen bir mecra içinde yükselerek gider. Yani onun Sani’-i Hakîmi de onu belli bir yere sevk ederek iskan ettirir.

Yine

ذَهَبَ

de şöyle bir remiz daha vardrıki; havass-i hamse-i zahire denilen beş zahirî duygular tabiattan doğup gelme bir şey olmadıkları gibi; sem’ ve basarın duyma ve görme hisleri de, şu maddi olan göz çukurlarının kendiliğinden gelen bir lazımı ve onların zarurî bir icab veîcadı da değillerdir. Belki ancak o duygular, Hakim-i Zülkemali olan Allhü Tealanın hedaya ve atayasıdırlar. Göz çukurları ve boşlukları ve bunların zahirî sebebleri ise, ancak adî bir takım şartlardır.

Yükleniyor...