bu gibi ayetlerdeki mânâ ise, sadece yağmurun sema cihetinden geldiğini ifadedir. Sema ile tahsis ve takyid meselesi ise az üstte izahını gördüğün ve öğrendiğin tarzıdadır. Ayrıca sema hakkında katiyeti ifade eden bir kaide de şöyle denilmiş: [Sema senin üst tarafına gelendir. Bulut dahi hava gibi semadır.]
MAKAMIN TAHKİKİ ŞÖYLE
Eğer bu meselede Allah’ın kudret ve gücü cihetine bakacak olursan, bütün yanlar ve cihetler ona nisbeten müsavîdirler ve müsavileşirler. Yani, yağmur’un nuzûlü hangi cihetten olursa olsun gelebilir.
Amma eğer bunda Hikmet-i İlahiyye cihetine bakarsan; o hikmet eşyada en güzel bir nizamı kurduğu; bu nizam da umumî müvazene ve ahengin muhafazasını istilzam ettiği; bu dahi eşyada en yakın ve en kolay vesileyi tercih ettiği için; yağmur ancak hava küresi içerisinde yayılmış olan sulu buharın tekasüfünden, katıca yığılmasından yapılır denile bilir ki, hava küresinin on çeşit ana cüz’leri ve maddelerinden birisi, havanın derinliklerinde mevcud olan o sulu buhardır.
Ve Bunun Açıklanması
İşte, mezkûr buharın zerreleri, yağmuru vermek için, irade-i İlahiyye cânibinden gelen emri aldıklarında; her hepisi hemen bu emre uyarak, taraflardan bütün uzak ve derin yer ve bucaklardan çıkıp elele tutuşarak, sıra sıra dizilip gelirler. Sonrada göz yaşları döken bulut olarak yığılıp hizipleşirler. Sonra da, âmilerinin iradesiyle bazılarının kesafetliliği şiddetleştirilerek sıkılınca; katreler haline gelir gelmez, kavanin-i İlahiyenin mümessilleri ve nizamatının aksettiricileri olan melaikler gelir, o damlaların ellerinden tutar; birbirlerine sıkıntı vermemeleri ve yekdiğerleri ile çarpışmamaları için o katreleri alır, yere indirirler. Hem cevv-i havadaki muvazenenin muhafazası için; tahallül ile eriyip azalan, yani süzülüp katreleşerek yere inen suların eksilen yerlerini doldurmak üzere, deniz ve toprak buharlanır.. ve bu buhar yukarılara yükselir gider; cevv-i hava içinde eksilen yerleri doldururlar.
İşte, bazıları göklerde maddeten semavî bir denizi tahayyül etmelerinin meci’i ise; mecaz olan bir şeyi hakikat olarak tasavvur etmeleridir. Zira cevv-i hava yeşili andıran renginin deniz levnini göstermesi ve ayni zamanda cevv-i havanın büyük okyanus denizinin
MAKAMIN TAHKİKİ ŞÖYLE
Eğer bu meselede Allah’ın kudret ve gücü cihetine bakacak olursan, bütün yanlar ve cihetler ona nisbeten müsavîdirler ve müsavileşirler. Yani, yağmur’un nuzûlü hangi cihetten olursa olsun gelebilir.
Amma eğer bunda Hikmet-i İlahiyye cihetine bakarsan; o hikmet eşyada en güzel bir nizamı kurduğu; bu nizam da umumî müvazene ve ahengin muhafazasını istilzam ettiği; bu dahi eşyada en yakın ve en kolay vesileyi tercih ettiği için; yağmur ancak hava küresi içerisinde yayılmış olan sulu buharın tekasüfünden, katıca yığılmasından yapılır denile bilir ki, hava küresinin on çeşit ana cüz’leri ve maddelerinden birisi, havanın derinliklerinde mevcud olan o sulu buhardır.
Ve Bunun Açıklanması
İşte, mezkûr buharın zerreleri, yağmuru vermek için, irade-i İlahiyye cânibinden gelen emri aldıklarında; her hepisi hemen bu emre uyarak, taraflardan bütün uzak ve derin yer ve bucaklardan çıkıp elele tutuşarak, sıra sıra dizilip gelirler. Sonrada göz yaşları döken bulut olarak yığılıp hizipleşirler. Sonra da, âmilerinin iradesiyle bazılarının kesafetliliği şiddetleştirilerek sıkılınca; katreler haline gelir gelmez, kavanin-i İlahiyenin mümessilleri ve nizamatının aksettiricileri olan melaikler gelir, o damlaların ellerinden tutar; birbirlerine sıkıntı vermemeleri ve yekdiğerleri ile çarpışmamaları için o katreleri alır, yere indirirler. Hem cevv-i havadaki muvazenenin muhafazası için; tahallül ile eriyip azalan, yani süzülüp katreleşerek yere inen suların eksilen yerlerini doldurmak üzere, deniz ve toprak buharlanır.. ve bu buhar yukarılara yükselir gider; cevv-i hava içinde eksilen yerleri doldururlar.
İşte, bazıları göklerde maddeten semavî bir denizi tahayyül etmelerinin meci’i ise; mecaz olan bir şeyi hakikat olarak tasavvur etmeleridir. Zira cevv-i hava yeşili andıran renginin deniz levnini göstermesi ve ayni zamanda cevv-i havanın büyük okyanus denizinin
Yükleniyor...