يَمُدُّ
nın tazammun eylediği “istimdat” manası ise, Cebriye’nin de reddine bir îmadır. Yani onlar su-i ihtiyarlarıyla dalalet yolunu ihtiyar eylediler. Aynı zamanda o yolda mühleti uzatmayı da istediler. Cenab-ı Hakîm-i Mutlak da onlara mühlet verdi ve dizginlerini serbest bıraktı.
Keza ö
ف۪ي طُغْيَانِهِمْ
de ise, onların tuğyan ve isyanları ö
هُمْ
e izafe edilmesinde şöyle bir mana çıkıyor ki; onlara onda, yani o işi ve fiili işlemekte bir ihtiyarları, seçenekleri vardır. Bu ise, şuna remzeder ki: “Biz onu ister istemez mecburî olarak yaptık, işledik” olan özürlerini redetmek içindir. Heö
طُغْيَانِهِمْ
deki “tuğyan” kelimesinde şöyle bir işaret de bulunmaktadır ki, der: “Onların zararları sirayet-kârdır, mütecavizdir. Seyl gibi gelir , mahasini garkeyler, boğar.. ve kemalâtın esasını da hedmeyler, yıkar. İş bu vaziyette seylin sürükleyip getirdiği çör-çöpün kara yığınından gayrı orta yerde bir şey kalmamış gibi olur.
Ve
يَعْمَهُونَ
ise; “mütehayyin, sergerdan ve mütereddid kalmış olurlar.” Manasını ifade etmektedir. Aynı zamanda, münafıkların bir mesleğinin olmadığına ve muayyen bir kasd ve hedeflerinin bulunmadığına bir işarettir.
--------------(((---------------
nın tazammun eylediği “istimdat” manası ise, Cebriye’nin de reddine bir îmadır. Yani onlar su-i ihtiyarlarıyla dalalet yolunu ihtiyar eylediler. Aynı zamanda o yolda mühleti uzatmayı da istediler. Cenab-ı Hakîm-i Mutlak da onlara mühlet verdi ve dizginlerini serbest bıraktı.
Keza ö
ف۪ي طُغْيَانِهِمْ
de ise, onların tuğyan ve isyanları ö
هُمْ
e izafe edilmesinde şöyle bir mana çıkıyor ki; onlara onda, yani o işi ve fiili işlemekte bir ihtiyarları, seçenekleri vardır. Bu ise, şuna remzeder ki: “Biz onu ister istemez mecburî olarak yaptık, işledik” olan özürlerini redetmek içindir. Heö
طُغْيَانِهِمْ
deki “tuğyan” kelimesinde şöyle bir işaret de bulunmaktadır ki, der: “Onların zararları sirayet-kârdır, mütecavizdir. Seyl gibi gelir , mahasini garkeyler, boğar.. ve kemalâtın esasını da hedmeyler, yıkar. İş bu vaziyette seylin sürükleyip getirdiği çör-çöpün kara yığınından gayrı orta yerde bir şey kalmamış gibi olur.
Ve
يَعْمَهُونَ
ise; “mütehayyin, sergerdan ve mütereddid kalmış olurlar.” Manasını ifade etmektedir. Aynı zamanda, münafıkların bir mesleğinin olmadığına ve muayyen bir kasd ve hedeflerinin bulunmadığına bir işarettir.
--------------(((---------------
Yükleniyor...