evaben sana denilir: Şeriat, gizli olan işlere ve emirlere, emarelerle itibar eder. Hatta bu gibi, mevzu’larda zahiri sebepleri illetlerin makamında ikame eyler. Buna göre zünnarın bazı nevileri Ruku’un tamamlanmasına mani’ olduğundan kuşanmak; ve sücûd’ün tamına engel olan şapkayı takmak, ubudiyetten istiğnaya alamet olduğu; ve keferelere benzemekle meslek ve milliyetlerini istihsanı ima ettiği için, şeriatca küfrüne hükmedilmiştir.

2- Akideye ait sual:

ğer desen: Ölmüş bir insanın cesedi ateşle yakılır, külü de havaya saçılıp savurulursa, onda nasıl kabir hayatı tasavvur edilebilir?

evaben sana denilir ki: Ehl-i Sünnet Vel-Cemaat yanında bünye (yani maddi cesed) hayatın şartı değildir. O halde Ruh’un bazı zerrelerle tealluk eylemesi (alakalanması, bağlılık kurması) imkân dahilindedir.

- Tefsir usûlüyle alakadar ilmî bir sual:

Eğer desen:> Temsilde (yani Kur’an’ın

مَثَلُهُمْ كَمَثَلِالَّذِى اسْتَوْ

قَدَ نَاراً فَلَمًّ اَضَٓءَتْ مَاحَوْلَهُ الخ...

Ayetinde) bir nurdan, ziyadan bahsedilmiş. Münafık’ın herhangi bir nuru varmıdır ki; temsil onların haline tamamen tatbik dilebilsin?

Cevaben sana denilir ki:>Şahısta ışık, nur olmasa; muhitinde, etrafında bulunabilen ışıklar, ziya verebilmesi mümkün olabilir. Muhit ve etrafında olmasa da, kavim ve milleti içinde bulunabilir de- bir derece onun da ziyalanabilmesi mümkün olur. Şayet kavim ve kabilesinde de nur olmazsa, nev’i olan insanlarda veya cinsinde bulunabilir. Faraza bunda da bulunmazsa, –üstte izahı geçtiği üzere– onun fıtratına tevdi edilmiş olan “Hidayet çekirdeği” nuruyla bir derece feyizlenmesi mümkündür. İlh..

�KİNCİSİ: Mukattaât-ı huruf olan Kur’an’ın 29 suresinin başlarında gelen şifreli

الٓمٓ

ler,

حٰمٓ

ler,

كٓهٰيٰعٓصٓ

lar ve sairelerde yapılmış fevkalade

Yükleniyor...