“sünnet” oluşu

{ Bu hadisin de birçok kaynakları için bak: R.N.K. aynı baskı sh: 811, sıra no: 834’dedir. Mütercimc}

hakkındaki hadislerdir. Bu hakikatın yanında, meselenin tahkiki de “Acb-ı zeneb”

{ Acb-ı zeneb hadisinin de me’hazları; aynı eser, aynı baskı sh: 428, sıra no: 129’dadır. kMütercimc}

denilen insan vücudundan bir madde (tohum gibi birşey) haşirde insanın vücudunun teşekkülüne medar olmasına kâfî gelir.

--------------- ((( ---------------

Amma

وَ مَا رَبُّكَ بِظَلَّا مٍ لِلْعَبِيدِ

ayetinin tasrih eylediği delile gelince:

Bilmiş ol ki: Bizler birçok kereler görüyoruz ki; bu dünyada zalim, facir ve gaddar insanlar son derece refah ve tena’um içinde kalıp, ömrü, hayatı hoşluk ve rahatlık içinde geçer. Amma mazlum, fakir, mütedeyyin, ve hüsn-ü hulk sahibi kimselerin ömrü ise zahmet, zillet ve mazlûmiyet içerisinde geçer, gider. Sonra da ölüm gelir, ikisini müsavî kılar, götürür. İşte şu zahirde nihayeti görünmeyen ve sonu olmayan musavât, (akibetteki musavîlik) bir zulüm görünmektedir. Halbuki kâinatın şehadetiyle zulümden münezzeh olduğu sabit olan Adalet ve Hikmet-i İlahiyyeye, başka mecma’ ve toplanma yeri lazımdır ki; birincisi cezasını, ikincisi sevabını alsın.. Ve böylece adalet-i İlahiye tecelli etmiş olsun! Daha sen bu iki ayete benzer sair ayetleri de kıyas eyle!

Amma

وَ بِاْÀلاخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ

nin eczaları içindeki nazm vechine gelince bil ki; bu ayetteki nüktelerin merci’ ve menati “vav” dır. Sonra ö

وَ بِاْÀلاخِرَةِ

nin takdimidir, sonra ondaki

ال

in elifi ve lamıdır. Sonra bu unvan ile (yani

الآخرة

ünvanıyla) tabiridir. Sonraö

هُمْ

ün zikridir. Ve sonra ö

يُوءْمِنُونَ

ye bedel

يُوقِنُونَ

nin zikridir.

Yükleniyor...