ط

- Adem-i kabul, kabul-ü ademle iltibas olunur. Adem-i kabul; adem-i delil-i sübut onun delilidir. Kabul-ü adem, delil-i adem ister. Biri şek, biri inkârdır.

* * *


ر

- Şübhe, bir delili, yüz delili atsa da; medlûle îras-ı zarar edemez. Çünki binler delil daha var.

* * *


س

- Sevad-ı a'zama ittiba' edilmeli!.. Lakayd Emevîlik en nihayet Sünnet ü Cemaate; ekalliyette kalan salabetli Alevîlik, en nihayet Râfızîliğe dayandı.

* * *


ر

- Hakta ittifak, ehakta ihtilaf olduğundan; bâzan hak, ehaktan ehaktır; hasen, ahsenden ahsendir.

* * *


ر

- Herkes kendi mesleğine "Hüve hakkün" demeli, "Hüve-l hakkü" dememeli. Veyahut "Hüve-l hasen" demeli, "Hüve-l ahsen" dememeli.

* * *


ا

- Cennet olmazsa, Cehennem tazib etmez. Zemherir olmazsa ihrak etmez.

* * *


ا

- Zaman ihtiyarlandıkça, Kur'ân gençleşiyor; rumûzu tavazzuh ediyor.

* * *


Yükleniyor...