م ن

- Zulüm, başına adalet külâhını geçirmiş; hıyanet, hamiyet libasını giymiş; cihada bagy ismi takılmış, esarete hürriyet namı verilmiş... Ezdad, suretlerini mübadele etmişler.

* * *


م ن

- Menfaat üzerine dönen siyaset, canavardır. Aç canavara karşı tahabbüb; merhametini değil, iştihasını açar. Hem de diş ve tırnağının kirasını da ister.

* * *


س

- Zaman gösterdi ki: Cennet ucuz değil, Cehennem dahi lüzumsuz değil.

* * *


ت

- Dünyaca havas tanınan insanlardaki meziyet, sebeb-i tevazu' ve mahviyet iken; tahakküm ve tekebbüre sebeb olmuştur.

* * *


ت

- Fukara aczi, avamın fakrı, sebeb-i merhamet ve ihsan iken; esaret ve mahkûmiyetlerine müncer olmuştur.

* * *


ط

- Bir şeyde mehasin ve şeref hasıl oldukça, havassa peşkeş edilir. Seyyiat olsa, avama taksim edilir.

* * *


ط

- Gaye-i hayal olmazsa veyahut nisyan veya tenasî edilse; ezhan enelere dönüp etrafında gezerler.

* * *


Yükleniyor...