Hakkın hatırını kırmayacağım! Hakikatı söyleyeceğim! Zîrâ hakkın hatırı âlîdir, hiçbir hatıra feda edilmez! Kimin hatırı kırılırsa kırılsın, yalnız hak sağ olsun!...
Şöyle ki: 31 Mart hâdisesi denilen o sâika ve müdhiş fırtına, esbab-ı adîde tahtında öyle bir isti'dad-ı tabiîyi müheyya etmişti ki; neticesi herc ü merc olduğu halde, min-indillah ehl-i kıyamın lisanına daima mu'cizesini gösteren ism-i Şeriat geldi. O fırtınayı gayet hafif geçirdiğinden; Nisan'ın nısfından sonraki umum cerideleri indallah mahkûm ediyor. Zîrâ o hâdiseye sebebiyet veren yedi mes'ele ve onunla beraber yedi hal nazar-ı mütalaaya alınsa, hakikat tezahür eder. Onlar da bunlardır:
Birincisi:
Yüzde doksan İttihad ve Terakki'nin tahakkümü aleyhinde bir hareket idi.
İkincisi:
Fırkaların meydan-ı münakaşatı olan vükelayı tebdil idi.
Üçüncüsü:
Sultan-ı mahlû'u (nüsha farkında: Sultan-ı mazlumû) sukut-u musammemden kurtarmaktı.
Dördüncüsü:
Hissiyat-ı askeriyenin ve âdâb-ı dindaranelerinin muhalif telkinatın önüne sed çekmekti.
Beşincisi:
Pekçok i'zâm edilen Hasan Fehmî Bey'in katilini meydana çıkarmaktı.
Altıncısı:
Kadro haricine çıkanları ve alay zabitlerini mağdur etmemekti.
Yükleniyor...