حَبَّذَا وَنِعْمَتْ اِنْ لَمْ تَذْهَبْ غَٓائِضَةً بَلْ فَاضَتْ اِلٰى تِلْكَ الْخَز۪ينَةِ

Cevab:

اَجَلْ اِنَّ ف۪يكُمْ ذَكَاوَةً اِنَّمَا تَتَزَاهَرُ بِالزَّكَاةِ

S- Nasıl?

C- Eğer ezkiya zekâvetlerinin zekatını ve ağniya velev zekatın zekatını milletin menfaatına sarfetseler; milletimiz de başka milletlere yolda karışabilir.

S- Daha başka?

C- İanât-ı milliye-i İslâmiye denilen nüzûr ve sadakat, zekatın ammizadeleridir, asabiyetini çekerler, hizmette yardım edecekler.

S-

{(*) Bazı sualler komşu görünür, lâkin ortalarına büyük bir dere düşmüş. Hayal bir balona binse ve eline bir dûrbîn alsa, ancak vatanlarını bulabilir. -Müellif-}

Neden çok âdât-ı müstemirremizi tezyif ediyorsun?

C- Herbir zamanın bir hükmü vardır. Şu zaman, bazı ihtiyarlanmış âdâtın mevtine ve neshine hükmediyor. Mazarratları menfaatlarına olan tereccuhu, i'damına fetva veriyor.

S- Herşeyden evvel bize lâzım nedir?

C- Doğruluk.

S- Daha?

C- Yalan söylememek.

S- Sonra?

C-

{(**) Madem muhatablar içine Nurcular girdiler. Sıdk kelimesine ihlas, sadakat, sebat, tesanüd gibi kelimeler ilâve olunur. -Müellif-}

Sıdk, (ihlas, sadakat, sebat, tesanüd!)

S- Yalnız?

C- Evet!


Yükleniyor...