menba'-ı saadetimiz olan meşvereti inciten bir cem'iyettir.

{(*) Burada mason ve dönmelerin cem'iyetinden haber vermek içinde, bir çeyrek asır istibdad-ı mutlakla hükmeden bir hâkimiyeti gaybî ihbar eder. -Müellif-}

Benî-beşerde ona intisab eden; bir dirhem zararını bin lira milletin menfaatına feda etmeyen; hem de menfaatını ızrar-ı nâsta gören; hem de müvazenesiz, muhakemesiz mâna veren; hem de meyl-i intikam ve garaz-ı şahsîsini feda etmediği halde, mağrurane millete ruhunu feda etmek davasında bulunan; hem de beylik veya tavaif-i mülûk mukaddemesi olan muhtariyet veya (istibdad-ı mutlak mânâsında bir) cumhuriyet gibi gayr-ı makul fikirlerde bulunan; hem de zulüm görmüş, kin bağlamış, hürriyet ve meşrutiyetin birinci ihsanı olan afv ve istirâhat-ı umumiyeyi fikr-i intikamına yediremediğinden herkesin âsabına dokundurmakla, tâ heyecana gelip terbiye görmekle teşeffi isteyenlerdir.

S- Neden bunların umumuna fena diyorsun? Halbuki bizim hayırhahımız gibi görünüyorlar.

C- Hiçbir müfsid ben müfsidim demez. Daima suret-i haktan görünür. Yahut bâtılı hak görür. Evet kimse demez ayranım tırştır (ekşidir). Fakat siz mehenge vurmadan almayınız. Zîrâ çok silik söz ticarette geziyor. Hattâ benim sözümü de, ben söylediğim için hüsn-ü zan edip tamamını kabul etmeyiniz. Belki ben de müfsidim veya bilmediğim halde ifsad ediyorum. Öyle ise her söylenen sözün kalbe girmesine yol vermeyiniz. İşte size söylediğim sözler hayalin elinde kalsın, mehenge vurunuz. Eğer altun çıktı ise, kalbde saklayınız. Bakır çıktı ise, çok gıybeti üstüne ve bedduayı arkasına takınız, bana reddediniz gönderiniz.

S- Neden hüsn-ü zannımıza sû-i zan edersin? Eski padişah (lar ve eski hükûmetler) seni haktan çeviremedi. Jön Türkler sizi kendilerine râm ve müdaheneci edemediler. Zîrâ seni hapis ettiler, asacaktılar; sen tezellül etmedin. Merdane çıktın. Hem sana büyük maaş verecektiler; kabul etmedin. Demek sen onların tarafdarlığı için demiyorsun. Demek hak tarafdarısın...

C- Evet hakkı tanıyan, hakkın hatırını hiçbir hatıra feda etmez. Zîrâ, hakkın hatırı âlîdir. Hiçbir hatıra feda edilmemek gerektir. Fakat şu hüsn-ü zannınızı kabul etmem. Zîra bir müfside, bir dessasa da edebilirsiniz. Delil ve akibete bakınız.

Yükleniyor...