اَلْمُبَارَكَاتُ لِلّٰهِ

demiş. Yani: Bütün bu medar-ı tebrik ve mâşâallah ve bârekâllah dediren bütün haletler ve san'atlar Zât-ı Zülcelal'in kudretine mahsus olduğundan, bütün o hadsiz

اَلْمُبَارَكَاتُ لِلّٰهِ

leri Cenab-ı Hakk'a, huzuruyla hediye ediyor.

Sonra, herkesin hususî dünyasındaki hava unsuru dahi bir hüve kadar herbir avuç havadaki herbir zerre, mazhar oldukları santrallık, âhize ve nâkilelik vazifeleri içinde bütün duaları ve salavatları ve ricaları ve ibadetleri ifade eden

اَلصَّلَوَاتُ لِلّٰهِ

cümlesini lisan-ı halleriyle dedikleri için; hava unsuru küllî bir lisan olarak o hadsiz kelimatlarını katrilyonlar belki kentrilyonlar adedince söyleyerek Sâni'lerine, Hâlıklarına takdim ettiklerinden onların namlarına o küllî mana ile Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm Cenab-ı Hakk'a,

اَلصَّلَوَاتُ لِلّٰهِ

diye takdim etmiştir.


Yükleniyor...