gördüğünden daimî azab çeker. Evet hürmet verilir, istenilmez.
Hem meselâ: Tevazu'da ve terk-i enaniyette öyle lezzetli bir mükâfat var ki; ağır bir yükten ve kendini soğuk beğendirmekten kurtarır.
Hem meselâ: Sû'-i zan ve sû'-i tevilde, bu dünyada muaccel bir ceza var. "Men dakka dukka" kaidesiyle, sû'-i zan eden, sû'-i zanna maruz olur. Mü'min kardeşinin harekâtını sû'-i tevil edenlerin harekâtı, yakın bir zamanda sû'-i tevile uğrar, cezasını çeker.
Ve hakezâ bütün ahlâk-ı hasene ve seyyie, bu mikyasa göre ölçülmeli. Ben rahmet-i İlahiyeden ümid ederim ki; Risale-i Nur'dan bu zamanda tezahür eden manevî i'caz-ı Kur'anîyi zevk eden zâtlar, bu manevî ezvakı hissederler; sû'-i ahlâka mübtela olmayacaklar, inşâallah.
Said-ün Nursî
* * *
Hem meselâ: Tevazu'da ve terk-i enaniyette öyle lezzetli bir mükâfat var ki; ağır bir yükten ve kendini soğuk beğendirmekten kurtarır.
Hem meselâ: Sû'-i zan ve sû'-i tevilde, bu dünyada muaccel bir ceza var. "Men dakka dukka" kaidesiyle, sû'-i zan eden, sû'-i zanna maruz olur. Mü'min kardeşinin harekâtını sû'-i tevil edenlerin harekâtı, yakın bir zamanda sû'-i tevile uğrar, cezasını çeker.
Ve hakezâ bütün ahlâk-ı hasene ve seyyie, bu mikyasa göre ölçülmeli. Ben rahmet-i İlahiyeden ümid ederim ki; Risale-i Nur'dan bu zamanda tezahür eden manevî i'caz-ı Kur'anîyi zevk eden zâtlar, bu manevî ezvakı hissederler; sû'-i ahlâka mübtela olmayacaklar, inşâallah.
Said-ün Nursî
Yükleniyor...