Birinci Ağır Ceza Mahkemesine
Risale-i Nur eczalarından Gençlik Rehberi'nin tab'ı ve intişarı münasebetiyle müellifi Bedîüzzaman Said Nursî'nin mahkemeye verildiğini ve Gençlik Rehberi'nin mahiyetini tedkik için bilirkişi namıyla hakikatları tamamen tahrif ederek dinsiz ve İslâmiyet düşmanları mahiyetinde mütalaa edip suç mevzuu çıkaran ehl-i vukufun raporunu okuduk.
130 parçadan müteşekkil iman, ilim ve fazilet hazinesi hükmündeki Risale-i Nur Külliyatı'ndan bu Gençlik Rehberi bir cüz'ü olması ve Risale-i Nur'daki yüksek hakikatlara ruh u canlarıyla bağlanarak o eserler hazinesini bu milletin maddî-manevî hayatında bir saadet rehberi olduğunu isbat edip bildiğimizden, Rehber'in aleyhindeki o bilirkişi isnadlarını red ve ehl-i vukufun vukufsuzluklarını bütün kuvvetimizle yüzlerine çarparak ilân ve isbat ediyoruz. Ve mahkeme heyetine arzediyoruz ki:
Verilen ehl-i vukuf raporu, vatan ve milletin hayatına, tarihine, an'anesine, mukaddesatına, kanununa tamamen yabancı, hâlihazır kanunlara iftira eden, hükûmeti tahkir eden, bin yıllık bu milletin tarihini tezyif ile bütün bir milletin ecdadını tahkir eden ve bugün bu vatanda yaşayan yirmi milyon kardeşlerimizin maneviyatına taarruz eden bir sû'-i kasdın örneğidir. Mahkeme-i adalet bunu nazar-ı itibara alması gayr-ı mümkündür.
İşte biz de, bilirkişi ismini alıp bu sû'-i kasd vesikasını imza edenlere soruyoruz: Bu millet, hâşâ dinsiz midir? Bu millet yüzyıllar boyunca dinden ve imandan hâşâ mahrum bir vaziyette en sefih millet midir? Bu millet ve bu milletin parlak tarihini altunla yaldızlayan bir ecdad, bütün hayatlarında dünyaya sefahet ve dalalet dağıtan küfür yolu üzerinde mi yürümüşler? İstanbul'u feth ile dünya hayatında yeni bir devir açan, şarka-garba Kur'anın bayraktarlığı vazifesiyle nur-u hidayet, ilim ve fazilet saçan, Avrupa'ya hakikî medeniyeti ders veren ve İslâmî medeniyetin ziyasıyla beşeriyeti aydınlatan ve koskoca bir tarih, onların kahramanlığıyla dolu olan Yıldırımlar,
Yükleniyor...