böyle şeyle meşgul olmayacaktık ve yanlış var diyenlere karşı da hak dava edeceğimizde hiç tereddüd etmeyecektik. Sure-i Kevser'in ve Sekizinci Remzin tevafukat-ı hurufiyeleri üzerinde birer birer tedkikatta bulunmuş ve hiçbirinde noksan bulamamıştık. Esasen bu tedkikatımız, noksan aramak gayesiyle değil, belki tevsi'-i malûmat ve bir de manevî gıdamızı almak için vuku buluyordu. Bu akşam fakirhanede Re'fet, Lütfü, Rüşdü Efendi kardeşlerimle oturmuş bu hususta tekrar konuşmuştuk. Hepimiz diyorduk: Üstadımız bize söylemekte, hiçbir şeyden çekinmediğini biliyoruz. İşte bu hal bizlere kâfidir. Şimdiye kadar da böyle bir şey vuku bulmuş değildir. Bu hususta en büyük şahid; bu risaleler, ilmi kendilerine isnad eden zâtların ellerinde gezdiği halde, onları da tasdike mecbur etmiştir.

İşte sevgili Üstadım! Bu hâdisat dimağımızı daha ziyade takviye etmiş bulunuyor ve bizi size daha ziyade rabtediyor. Her hususta bizi himaye ve vikaye etmekte olduğunuza kâfi ve daha kat'î bir bürhan yerine geçmiş bulunuyor.

Sevgili Üstadım! Bu hafta hatt-ı destinizle pek çok zahmet çekerek, bin müşkilât içerisinde yazdığınız, bütün Kur'andaki tevafukatı gösterir bir nükteyi daha aldım. Bundan başka bu nükte gibi umumî olup, yalnız tarzları ayrı olmak üzere iki tevafukat listesi daha yazılacağı iş'ar buyuruluyor. Onları da sabırsızlıkla bekliyoruz ve yorgunluğunuzu hatırladıkça, yüreklerimiz sızlıyor. Cenab-ı Hak sizlere lâyık bir tarzda hayr-ı kesîr ihsan eylesin. Âmîn!

Hüsrev

* * *


(Hüsrev'in fıkrasıdır)

Sevgili Üstadım, Muhterem Efendim!

Kur'an-ı Kerim'in âyât ve kelimat ve hurufatında görünen ihtilaf bertaraf edilmek üzere, yeniden hakikî ve esaslı bir surette âyât ve kelimat ve hurufatın tesbit edileceği hakkındaki iş'ar-ı fâzılaneleri, cidden şâyan-ı tebşirdir. Bu ve bu gibi ahval, bizi Üstadımızın ulvî ve umumî olan vazifesinde her vakit için Cenab-ı Hak'tan muvaffakıyet talebinde bulunmaklığa sevk ediyor. Bilhâssa kardeşimiz Hacı Nuh Bey'e yazılan mektub sureti ve buna mümasil diğer mektubat, bizim hayatımızı değiştirmiş ve müstakbeldeki hayatımıza nurlar serptiği gibi, bugünkü insanlığın giriftar olduğu riyakârlık, tabasbus ve temelluk ve emsali gibi pek çok ahlâk-ı rezileden kurtarmış

Yükleniyor...