Biz de: “Efendim, Üstâdımız şiddetli hastadır. Tekrar yirmi dört saatlik yol zahmetine katlanmasına imkân yoktur. Biz kesinlikle Üstâd’ımıza ne bunları söyliyebiliriz, ne de müdahale ederiz” dedik.

Yine başkomiser: “Dahiliye vekilinin emridir bu. Hemen Urfa’dan çıkacaksınız!..” dedi.

Biz de yine: “Asla müdahale edemeyiz ve bu sözleri kendisine tebliğ edemeyiz. ısterseniz, siz ğelin söyleyin!.“ dedik.

EMNİYET MÜDÜRÜNÜN MÜDAHALESİ

Biz başkomiserle bunları karşılıklı konuşurken, emniyet müdürü ve bazı polisler hiddetlenip bağırmaya başladılar: “Ne demek, siz ona en küçük bir şeyi de mi söyleyemezsiniz?” dediler

Biz de: “Evet efendim, söyliyemeyiz. Üstâd’ımız ne derse biz aynen ve harfiyyen onu yerine getiririz ancak...” dedik.

Bu defa emniyet müdürü: “Ben de âmirlerime bağlıyım, onların dediklerini aynen yaparım.. iki saat zarfında Urfa’yı terkedeceksiniz!..” dedi.

BEDİÜZZAMAN’IN KILINA DOKUNAMAZLAR

Üstâd’ın zor ve kaba kuvvetle Urfa’dan çıkarılacağı haberi, Urfa’nın her tarafında şuyu’ bulmuştu. Durumdan haberdar olmuş olan Urfa DP il başkanı Mehmet Hatipoğlu koşarak emniyete gitmişti. Urfa’da yiğitliğiyle, cesaretiyle ünlü ve Da’bul Muhammed adıyla tanınan Mehmet Hatipoğlu emniyet müdürüne bağırıyor: “Ne oluyor size?.. Eğer Bediüzzaman Hazretlerini cebir kuvvetiyle Urfa’dan çıkarmaya kalkışırsanız, karşınızda en evvel beni bulursunuz!.. Onun kılına bile dokunulamıyacağı gibi, bir adım dahi ona attıramazsınız. O bizim, Urfa’nın misafiridir” diyor.

Emniyet müdürü, haliyle Mehmet Bey’i çok iyi bildiği ve tanıdığı için, şaşırıp kalıyor ve “Efendim üstten, vekâletten kat’i emir var: “geldiği gibi geri dönecektir” diye bize emirler geliyor” demiş.

Bunun üzerine -Bazı Urfa’lı zatlardan duyduğum kadarıyla- Mehmet Hatipoğlu hiddete gelerek; vekili-mekili birbirine katıp şetmediyor ve “Adamcağız şiddetli hastadır, kıpırdıyacak durumda değil... Hem üstelik çok muhterem bir zattır. Burası gâvuristan mıdır ki, bizim bir Tanrı misafirimiz zorla buradan çıkartılmak isteniyor. Sizin bu mânâsız emir ve telaşlarınız çok yersiz ve kanunsuzdur” diyor.

Yine emniyet müdürü: “Dahiliye vekili Namık Gedik’in bizzat kat’î emridir ve çok şiddetlidir” diye tekrar edince; Mehmet Hatipoğlu bu defa çok hiddete geliyor ve tabancasını çekiyor, müdürün masasına dayıyor ve “

Yükleniyor...