şimdi ben zehir hastalığıyla ziyade rahatsız vaziyette ve çok ihtiyarlık sebebiyle, elli senelik bir gaye-i hayatımı görüp ta’kip etmekten mahrum kaldığım gibi, Ankara’ya gidip şark terakkiyatının anahtarı olan bu müesseseye çalışanları ruh-u canımla tebrik etmekten dahi mahrum kalıyorum.

Yalnız otuzbeş sene evvel Ebuzziya matbaasında tab’edilen Münazarat ve Saykal-ul İslâmiyet namındaki eserim elbette Maarif Vekilinin nazarından kaçmamış. Benim bedelime o eser konuşsun. Ben, hayatımdan ümidim kesilmiş gibiyim. Fakat o azim Üniversitenin temelleri ve esasatı ve manevî bir proğramı ve muazzam bir tedrisatı nevinde, Risale-i Nur’un yüzelli risalesini kendime tevkil ediyorum.. Ve bu vatan ve milletin istikbalinin fedakâr genç üniversite Nur talebelerine ve maarif dairesine arzedip, bu meselede muvaffakiyete mazhar olan Tevfik ıleri’nin bu biçare Said’e bedel, Risale-i Nura himayetkârane sahip çıkmasını rahmet-i ılâhiyyeden niyaz ediyorum.

Elbaki Hüvelbaki

Çok hasta, Çok ihtiyar,

garip, tecrid içinde

Said-i Nursi”(16)

Hazret-i Üstâd, Doğu üniversitesi meselesini üstteki mektubunun daha geniş ve izahlı esaslarını havî ve o medresenin bulunduğu mevkiin (Yani Van’ın) bir çok İslâm milletlerinin merkezinde olduğunu, hatta o milletlerin nüfus sayılarını da kaleme aldığı daha geniş bir mektub ile Reis-i Cumhur ve Başbakan’a da meseleyi bildirdi ve ikaz etti. Aynı zamanda o mektupta; 23 Eylül 1955’de Türkiye, Irak ve Pakistan’ın ittifak akdettikleri Bağdat Paktını da tebrik ediyordu. Ancak o mektup, buraya dercedilen kısa mektubun muhtevaca aynı şeyleri olduğundan ve lâhikalarda ve Tarihçe-i Hayatta, hususan Emirdağ-2 sahife 194’de neşredilmiş olduğundan oralara havale edilerek buraya dercedilmedi.

Hazret-i Üstâd, hükûmet ricalini Doğu Üniversitesi te’sisinden dolayı tebrik ve teşvik ettiği ve bu üniversitede okutulacak derslerin mutlaka hakaik-i Kur’âniye ve Nur dersleri olmasının zaruri olduğunu onlara ilmî ve mantıkî ikna’ usulleri ile bildirip ikaz ettiğ’i gibi; talebelerine de bu hususta büyük müjdeler vererek, bu mânânın hükûmetçe anlaşılmasının, Nur talebelerinin hizmetlerinin bir neticesi ve semeresi olduğunu bildiriyordu. Bu çeşit

Yükleniyor...