“...Her doğruyu söylemek doğru değil.. ve hususan Üstâd’ı hakkında hususî fikrini ve mübalağakârane medhini izhar etmek, aleyhimizdekilere bir yardım hükmüne geçebilir. Hem burada en lüzumlu vazifemiz, Nurlar’ı yazmak ve tashih etmek ve yazdırmaktır. Bunun hâricinde böyle hodfuruşane yazılar zararlı bir münakaşaya sebeb olur. Ben yazılarınızda bazı israf görüyorum, malda israf olduğu gibi, kelâmda dahi israf câiz olmaz, bize zarardır. Çabuk bu dedikoduları kesiniz, Nurlar’la meşgul olunuz!..”(58)

İkinci madde olan cesaret, metanet ve fedakârlık hakkında:



Aziz Sıddık Kardeşlerim!

Evvelâ: hiç telâş ve merak etmeyiniz. Hakkımızdaki her hadisede hem perde altında, hem neticeler itibariyle; Hem rahmet ve inayetin iltifatları ve tebessümleri, hem kader ve kısmetin adalet ve şefkat ve terbiyeleri var olduğu, kat’î ve mükerrer tecrübelerle tahakkuk ettiğinden; biz en acı vaziyet ve sıkıntılara karşı kemal-i sabr içinde şükretmekle mükellefiz.. ve cildleri ve derileri soyulan Cercis Aleyhisselâm gibi binler milyonlar hakikat mücahidlerinin hakaik-i imaniyyenin kudsî hizmetinin bir numûnesine mazhar olan Nur şakirtlerinin çektikleri zahmetler, o eski zatların zahmetlerine nisbeten binde bir olmaz.. ve ücret ve kazanç cihetinde inşaallah birdirler ve beraberdirler.

Saniyen: Onbir defa bana su-i kasd eden ve dört defa mahkemeleri aleyhimize sevkedip üç hapse sokan gizli düşmanlarımızın Nurlar hakkında plânları akim kaldığından, bütün desiseleriyle ehemmiyetsiz şahsıma karşı sıkıntı ve tecrid-i mutlak ve kimseyle temas etmemek ve damarıma dokundurmakla işkenceler verdirmeye çalışıyorlar. Ben de o işkencelerin altında inayetin iltifatını görüp, tahammül ederek şükür ederim.

Zannederim; her birinizden vücudça on derece zaif ve on derece ziyade sıkıntılarıma karşı tahammülüm, sizin gibi kuvvetli, âlicenab zatların küçücük ve geçici ve cüz’î sıkıntılarınızı nazarınızda hiçe indirir. Daha size teselli vermeye lüzum görmüyorum.

Salisen: şimdi şahsımı çürütmek ve sıkmak ve ihanet etmekten sıkılmayın. Çünki Nurlar’a ve talebelerine ilişilmediğine bir alâmettir ve tam aldandıklarına bir emaredir. Yani kıymeti, hüneri şahsımda zannedip beni


Yükleniyor...