Hz. Üstad’ın Terbiye, İrşad ve Tezkiye Sistemi

Ma’lumdur; insan mükerrem bir mahluk olmakla beraber, nefis enaniyet his ve şeytan cihetinden; Kötü ahlak ve süfli işlere mübteladır. Onun terbiye, irşad ve tezkiyesi için, büyük mürşitler, tarikat pirleri ve aktaplar çeşitli metod ve sistemler uygulamışlardır. Bunlar, İslâm aleminde yetişen mürşidlerin İslâm dini dairesindeki metodlarıdır.. Bir de, umum beşeriyet için Peygamberlerin terbiye ve irşadları vardır ki o da ayrı bir meseledir.

İslâm’ın büyük mürşid ve allameleri, kimileri açlıklar, riyazetler ve çilelerle nefsi öldürmek veya itaata getirmek yolunu.. Kimileri de, kalp aleminde adetsiz zikr-i hafiyi çektirerek, gönül cihetinden başlayıp fethetmek suretiyle, nefsi inkiyada getirmek yolunu.. Kimileri de doğrudan doğruya Sünnet-i Seniyye’ye ittibaen, âyat-ı İlahiye’yi tefekkür etmek ve ölümü ve dünyanın fâniliğini düşünüp, ahirete müteveccih olarak ubudiyet-i mahza yolunu ihtiyar etmişlerdir. Ve hülasa:

(Haşiye) Yani, cennet çiçeklerinin fidanlık ve mezraacığı olan zeminin yüzünde hadsiz mu’cizat-ı kudret teşhir edildiğinden, semavat âlemindeki melaikeler, o mu’cizatı, o harikaları temaşa ettikleri gibi.. Ecram-ı semaviyenin gözleri olan yıldızlar dahi, güya melekler gibi, zemin yüzündeki nâzenin masnuatı gördükçe, cennet alemine bakıyorlar.. Ve o muvakkat harikaları bakî bir surette cennette dahi temaşa ediyorlar gibi bir zemine, bir cennete bakıyorlar.. Yani o iki âleme nezaretleri var demektir. S. NURSİ



“ “ sırrıyla, Allah’ın vücûb-u vücud ve vahdaniyyet delilleri mahlukatın nefesleri kadar var olduğu gibi, ona giden yol ve tariklerinde adet, şekil ve biçimleri de o kadardır. Ancak Hz. Üstâd’ın ifade buyurdukları ki; “Bütün hak tarikler Kur’ân’dan alınmıştır. Fakat tarikatların bazısı, bazısından daha kısa, daha umumiyetli ve daha selametli oluyor.” Bu noktanın izahını, Üstâd’ın “Dört hatve“ hakkındaki risalesine havale ederiz.

Az üstte, nasılki, Hz. Üstâd’ın “Tefekkür sistemini”nin tarzı, şimdiye kadar gelen metodlardan ayrı, değişik, hâs ve orijinal olduğuna dair -kariha ve idrâkimiz kaderince- bazı köşelerini arzetmeye çalıştığımız gibi; onun terbiye ve irşad sistemininde, -zaman ve zeminin durumuna göre- değişik ve başka ve müstakil ve ayrı olan metodununda bazı uçlarını göstermeye çalışacağız.

Evet, Hz. Üstâd’ın terbiye ve irşad sistemi, - umumiyeti itibariyla - ikna’kâr dersleridir. Nefis ve şeytanı ilzam ve iskât eden nurun mıknatıs tesirli dersleri nefis ve şeytanı ilzam ettikleri gibi; hissiyatıda tatmin edip, ruh ve kalbi de nurlandırır.

Hem bu ders tarzındaki terbiye ve irşad sistemi değişik ve hâs olmakla beraber, küllî ve umumîdir. Müstakil ve ayrı olmakla birlikte, âsan olup istiyen ve talip olan herkese ve her sınıf insanlara şamildir. Hem yeni ve orijinal olmakla beraber, doğrudan doğruya İslâm’ın esas temellerine istinad eder. Ve nihayet; nurun mesleği Sahabelerin meslek ve meşrebinin bu zamanda parlak bir aynasıdır diyebiliriz.

İşte, Hz. Üstâd Bediüzzaman’ın ve Nurlar’ın bu sisteminin, yani meslek ve meşrebinin arzedildiği tarzda; değişiklik, müstakillik, orijinallik ve

Yükleniyor...