Bir Günde Üç Yumurta

Hazret-i Üstâd’ın yaşayışı giyimde, yemek ve içmekte çok sâfi ve sade idi. Onun kendi ikrariyla yedi sene zarfında çamaşır, papuç, elbise vesaire için sadece yedi banknot ile idare ettiğini kaydetmektedir.

{Mektubat, s: 69.}



Bu böyle olduğa gibi, yemesi içmesini de ikram ve bereket yüzünden çok az ve basit bir masraf ile idare etmiştir.

Bu bereket ve ikramın nevileri çoktur. şahitleri ise, pek çoktur. Isparta’da, Kastamonu’da ve Emirdağı’ndaki talebe ve hizmetkârları bu ikram ve bereketlerin çeşitlerine çok kere şahid olmuşlar, bazen bire on arttığını görmüşlerdir. Lahika mektuplarında bunlar kısmen ibret nümunesi için kaydedildiğinden o yerlere havale ederek; sadece Hazret-i Üstâd’ın Barla’da bulunduğu sıralarda bir tavuğunun bir günde üç yumurta getirmesi hadisesini nümûne için buraya kaydediyoruz. Her ne kadar Hazret-i Üstâd bu hadiseyi On Altıncı Mektup’ta “Bir günde iki yumurta...” şeklinde kaydetmişse de, onun aslı iki değil, üç yumurta olduğu Hazret-i Üstâd’ın eliyle yazılmış bir yazısında görüldüğü gibi, halen Barla’da (1987 itibariyle) hayatta olan Abbas Mehmed Kara da şahitlik yapmaktadır. Hazret-i Ustad’ın kendi el yazısındaki fikrada hadise şöyle yazılıdır:

“... Bir tavuğum var. Bu kışta yumurta makinesi gibi pek az fasıla ile her gün rahmet hazinesinden bana birer yumurta getiriyordu. Hatta harika olarak Nevruzun arefesinde hem kuluçkaya oturdu, hem dört beş saat zarfında üç

{Üstâd’ın el yazısında evvela “üç yumurta” yazılmış, sonra onu çizmiş, üstünde iki yumurta şeklinde düzeltilmiştir. A.B.}



yumurta getirdi. İkisi kat’iyyen onun yumurtası.. yalnız birisinde pek az bir şüphem oldu. Ben hayrette kaldım, dostlarımdan sordum: “Böyle olur mu?” dedim. Dediler: “Vuku’ yok, belki bir ihsan-ı ilâhidir...

Barla’lı Abbas Mehmet Kara ise şöyle diyor:

“Bir akşam üzeri idi, namaz için Yokuşbaşı mescidine gelmiş, ezan bekliyorduk. Hoca efendi elinde bir odunla tavuğu kovuyordu. Tavuğu niçin kovduğunu sorduk.. Tavuk oradan oraya kaçıp gidiyordu. Üstâd odunu arkasından atıyor, tavuğu dışarı çıkarmak istiyordu. Biz arkadaşlarla bunun sebebini sorduk. Bize cevaben: “Bu tavuk dün iki tane, bugün ise üç tane yumurta getirdi. Benim iktisad kaidemi bozuyor. Bu sebebten kovuyorum.” Dedi.

{Son şahitler-3, s: 29-31.}




Yükleniyor...