Kardeşlerim, merak etmeyiniz!.. Cevşen ve Evrad-ı Bahaiyye bu defa dahi o dehşetli zehirin tehlikesine galebe etti. Tehlike devresi geçti, fakat hastalık devam ediyor.

Umum kardeşlerime birer birer selâm ve selâmetlerine dua edip şüphesiz makbul olan dualarını iserim.

Duanıza muhtaç ve her vakit duanızdan istifade eden kardeşiniz

Said-i Nursi”

{El yazma Emirdağ-1 S: 20.}



O sıra Üstâd’ın hizmetine de bakan sağlık memuru Hayri Dinçer’in, zehir hususunda Üstâd Hazretlerine bazı maddî tavsiyeleri havi mektubu:

Pek Muhterem Üstâd’ım!

Ah mübarek Üstâd’ım, Emirdağı’nda, iki cihan serveri Resul-i Ekrem’in (A.S.M.) bir vârisiyle ve Kur’ân-ı Azim-üş-şan’ın nuruyla karşılaştığıma, Halk edici Rahman’a hesapsız şükürler olsun. Yalnız lâyık olan hürmeti ifa edemediğimden afvımızı dilerken, bütün arkadaşlarla birlikte bu uğurda canlarımızı kurban etmeye hazırız.

Geçende rüyada, doğacak çocuğun adının Said konmasını emretmişsiniz, Müsaadeniz var mı?..

Su-i kasda cür’et gösteren güruh-u nâriyenin Allah her birisinin belâsını versin. Zehirin dâhil-i beden olduğunu hissedince; acizin bildiği tedbir bir okkaya yakın tuzlu ılık su ve beş-on adet yumurta akı içmeli ki kustursun... Arkasından, yani kay ettikten sonra, müshil için hint yağı almalı... Gerçi panzehiriniz, Maaşallah Barekallah bunlara ihtiyaç bırakmıyor. Yakında bütün hizmetlerinizi yapmaya ve el ayaklarınızı hürmetle öpmeye meftun, duanıza müştak ve muhtaç, aciz zavallı talebeniz.

Emirdağ’lı Hayri {Müteferrik mektuplar Dosyası Sıra No: 9.}



Hazret-i Üstâd bu ikinci zehir hadisesinden sona, Reis-i Cumhura ve Bakanlıklara istid’alar gönderdi. Bilhassa kendisine karşı yapılan bütün bu ihanet, su-i kasdlerin asıl sebeb ve ana düğümü olan mes’eleleri gayet açıklık içinde yazdı. Bu istid’alar Emirdağ-1 lahikasında mevcuttur. şimdi buraya almaya lüzum görülmedi. ıleride, yerinde kaydedilecektir.

Yükleniyor...