Hafız Mustafa’nın mektubu hükûmetin müsalâha tavrı içindeki yaklaşımını bildirdiği gibi, Üstâd’ın Denizli’den ayrılma tarihini de bildirmektedir. Buna göre Üstâd’ın Denizli şehrinde ikamet müddeti tam tamına kırkbeş gündür.
Daha sonraları, Üstâd Emirdağına gitiği ilk günlerinde, üçüncü kez bir yaklaşım gösternıişlerdi. Bunu Emirdağ hayatında ayrıca ele alacağız.
Bir Kaç Hatıra
şimdi Hazret-i Üstâd’ın Denizli-şehir Palas otelinde geçirdiği bu kısacık hayatına aid bir iki hatırayı da kaydettikten sonra; Emirdağ kasabasına gidişini ve orada Afyon hapsine kadar geçirmiş olduğu üç buçuk senelik çok sıkıntılı hayat şeridini temaşa etmek üzere, tarih teleskopu denilen belge, vesika ve hatıraları inceleyeceğiz.
Hatıralar
Birinci Hatıra: Hazret-i Üstâd Denizli’den ayrılmadan bir gün önce yazıp, Sıddık, vefakâr, âlî-cenap talebesi olan Sadık Beye gönderdigi mektubudur:
“Aziz Sıddık Hakikatlı kardeşim Sadık!
Yarın Afyon’a beni gönderiyorlar. Merak etmeyiniz. ınayet-i İlâhiyyenin himayeti devamdadır. Senin ettiğin hizmet, tam makbul olmasına ve her gün bir ay kadar kıymetli olduğuna bende şüphe kalmadı. Sen yüzümüzü ak ve kalbimizi mesrur eyleyen, halisane hizmetinle; Gavs’ın (K.S.)
fıkrasında seni de Said’e Sadık bir kardeş olduğuna kerametkârane işaret ediyor diye kanaâtım geldi.
Başta muhterem hemşirem valideniz olarak, kardeşim olan kardeşinize ve hanenizdekilerine çok selâm ve dua ederek, bu mübarek aylarda dualarını istiyorum. Benim yanımda kıymettar ve isimlerini söylemek münasib görmediğim zatlara çok selâm ederim.
S.”
{Son şahitler-2, s: 145.}
Daha sonraları, Üstâd Emirdağına gitiği ilk günlerinde, üçüncü kez bir yaklaşım gösternıişlerdi. Bunu Emirdağ hayatında ayrıca ele alacağız.
Bir Kaç Hatıra
şimdi Hazret-i Üstâd’ın Denizli-şehir Palas otelinde geçirdiği bu kısacık hayatına aid bir iki hatırayı da kaydettikten sonra; Emirdağ kasabasına gidişini ve orada Afyon hapsine kadar geçirmiş olduğu üç buçuk senelik çok sıkıntılı hayat şeridini temaşa etmek üzere, tarih teleskopu denilen belge, vesika ve hatıraları inceleyeceğiz.
Hatıralar
Birinci Hatıra: Hazret-i Üstâd Denizli’den ayrılmadan bir gün önce yazıp, Sıddık, vefakâr, âlî-cenap talebesi olan Sadık Beye gönderdigi mektubudur:
“Aziz Sıddık Hakikatlı kardeşim Sadık!
Yarın Afyon’a beni gönderiyorlar. Merak etmeyiniz. ınayet-i İlâhiyyenin himayeti devamdadır. Senin ettiğin hizmet, tam makbul olmasına ve her gün bir ay kadar kıymetli olduğuna bende şüphe kalmadı. Sen yüzümüzü ak ve kalbimizi mesrur eyleyen, halisane hizmetinle; Gavs’ın (K.S.)
fıkrasında seni de Said’e Sadık bir kardeş olduğuna kerametkârane işaret ediyor diye kanaâtım geldi.
Başta muhterem hemşirem valideniz olarak, kardeşim olan kardeşinize ve hanenizdekilerine çok selâm ve dua ederek, bu mübarek aylarda dualarını istiyorum. Benim yanımda kıymettar ve isimlerini söylemek münasib görmediğim zatlara çok selâm ederim.
S.”
{Son şahitler-2, s: 145.}
Yükleniyor...