sıhhatinin ne ehemmiyeti var diye, yalnız resmi bakarsanız, hekimlikteki hikmet ve şefkat ve insaniyet incinecekler. Benim de şimdiki insanlardan ümidim kesilecek. Ben şimdi eskiden beri isti’mal ettiğim kinin ve aspirine çok ihtiyacım var, bulamıyorum. hem iştihasızlık ve kulunç beni sıkıyor. Hayli ihtiyar ve çoktan hasta ve çok zayıf ve cidden ve tam müteessir.
Said-i Nursi
{Denizli müdafaaları hususi defteri S:11.. Bu defterde “Zatınızı bu şehirdeki umum hâkimler ve hekimlerin şahs-ı manevisinin bir mümesili olarak düşünüp öyle konuşuyorum” diye yazılıdır. A.B.}
Üstâd’ın müdafaatının bu beşinci kısmı olan mu’tedilâne ve ilmîlerin bir tetimmesi olarak, doktorlar hey”etine vermiş olduğu istidada gösterilen kanunsuz ve keyfi tarzda tazib edilmesinin bir diğer kanunsuzluğunun acib tarzı da, savcı muauininin ona karşı gösterdiği ve açık bir garazı ihsas eden tavrı hadisesidir.Savcının bu tavrının bir nümunesi de şöyle dile getirilmiştir:
“Denizli C.Savcılığı vesatat-ı âliyesiyle Denizli ağır ceza mahkemesi Yüksek Reisliğine!
Ben ve benimle beraber yetmiş vatandaşın kanunsuz istinadatla, altı aydan beri taht-ı tevkif ve muhakememizi mucib olan mevhum bir cürümden dolayı mahkeme-i aliyenizde iddia makamını işgal eden C.U muavini Cemil Söylemez, vazife-i kanuniyesini alenen ihlâl etmiş ve bi- taraflığını muhafaza edememiş olduğundan, mumaileyhin mes’elemizde müddei sıfatıyla iddia makamını işgal etmesini şu sebeplerden dolayı reddediyorum:
1- Müdde-i umumi olan her şahıs, iki tarafın hukukunu müdafaa etmekle mükellef iken, muavin Cemil; tek cepheden aleyhimize şiddetle hareket etmekte bulunması...
2- Ben yetmiş yaşını mütecaviz bir halde ve ölüm derecesinde hasta olduğum için, yürüyemediğimden hapishane müdürünün tensibiyle araba ile mahkemeye geldim. Bunu gören muavin Cemil, gazab ederek hapishane Müdürü ve Başgardiyanını tekdir ve isticvab etmesi ve hastalığımın şiddetinden ve Basur illetinin tazyikinden, huzur-u mahkemede terbiyeli oturmadığımdan şikayetle mahkeme-i aliyenizde müteaddit defalar hakaretlerine maruz kaldığımdan; merhamet ve şefkatlerini tahrik ettiğimden olacaktır ki, mahkemenin muhterem reisi tarafından istirahatım için beklettirilmiyerek hapishaneye gönderilmeme müsaade etmeleri üzerine, yürüyecek halde olmadığım için, beni bekliyen arabama beni binmekten men etmesi ve ölüm halinde pek güçlükle ve ellerim kelepçeli olarak hapishanedeki münferid menzilime gönderildiğimdir
Said-i Nursi
{Denizli müdafaaları hususi defteri S:11.. Bu defterde “Zatınızı bu şehirdeki umum hâkimler ve hekimlerin şahs-ı manevisinin bir mümesili olarak düşünüp öyle konuşuyorum” diye yazılıdır. A.B.}
Üstâd’ın müdafaatının bu beşinci kısmı olan mu’tedilâne ve ilmîlerin bir tetimmesi olarak, doktorlar hey”etine vermiş olduğu istidada gösterilen kanunsuz ve keyfi tarzda tazib edilmesinin bir diğer kanunsuzluğunun acib tarzı da, savcı muauininin ona karşı gösterdiği ve açık bir garazı ihsas eden tavrı hadisesidir.Savcının bu tavrının bir nümunesi de şöyle dile getirilmiştir:
“Denizli C.Savcılığı vesatat-ı âliyesiyle Denizli ağır ceza mahkemesi Yüksek Reisliğine!
Ben ve benimle beraber yetmiş vatandaşın kanunsuz istinadatla, altı aydan beri taht-ı tevkif ve muhakememizi mucib olan mevhum bir cürümden dolayı mahkeme-i aliyenizde iddia makamını işgal eden C.U muavini Cemil Söylemez, vazife-i kanuniyesini alenen ihlâl etmiş ve bi- taraflığını muhafaza edememiş olduğundan, mumaileyhin mes’elemizde müddei sıfatıyla iddia makamını işgal etmesini şu sebeplerden dolayı reddediyorum:
1- Müdde-i umumi olan her şahıs, iki tarafın hukukunu müdafaa etmekle mükellef iken, muavin Cemil; tek cepheden aleyhimize şiddetle hareket etmekte bulunması...
2- Ben yetmiş yaşını mütecaviz bir halde ve ölüm derecesinde hasta olduğum için, yürüyemediğimden hapishane müdürünün tensibiyle araba ile mahkemeye geldim. Bunu gören muavin Cemil, gazab ederek hapishane Müdürü ve Başgardiyanını tekdir ve isticvab etmesi ve hastalığımın şiddetinden ve Basur illetinin tazyikinden, huzur-u mahkemede terbiyeli oturmadığımdan şikayetle mahkeme-i aliyenizde müteaddit defalar hakaretlerine maruz kaldığımdan; merhamet ve şefkatlerini tahrik ettiğimden olacaktır ki, mahkemenin muhterem reisi tarafından istirahatım için beklettirilmiyerek hapishaneye gönderilmeme müsaade etmeleri üzerine, yürüyecek halde olmadığım için, beni bekliyen arabama beni binmekten men etmesi ve ölüm halinde pek güçlükle ve ellerim kelepçeli olarak hapishanedeki münferid menzilime gönderildiğimdir
Yükleniyor...