44- Sadıkoğlu Hüseyin Kuru
45- Mehmetoğlu İbrahim Fakazlı
46- Hakkıoğlu Ömer Lütfi Gedik
47- Hasanoğlu Ahmet Köroğlu
48- Ahmetoğlu İzzet Turgut
49- Mustafaoğlu Ziya Dilek
50- Mehmet Eminoğlu Mehmet Tevfik Kayaercan
51- Mehmet Alioğlu Sadık Demirelli
52- Mehmetoğlu Ahmet Esen
53- Hüsnüoğlu Salih Subhi Selçuk
54- şevkioğlu Cevdet Yazıcı
55- Osmanoğlu Mustafa Yılmaz
56- Osmanoğlu Salih Yıldız
57- Hüseyin oğlu Ahmet şirin
58- Süleyman oğlu Mustafa Karapınar.
Bu mazlumların ekserisi evvelâ Isparta ceza evinde toplattırılmıştı. Günlerce sıkı isticvab ve sorgulamalardan sonra; Isparta C. Savcısı iddianamesini hazırladı. Hazret-i Üstâd tüm mazlumlar adına savcı ve mahkemeye bir kaç parça yazılı müdafaalar sundu. Daha sonraları Adalet Bakanlığı emriyle; Hadisenin ilk zuhûr mahalli olan Denizli vilâyetine bütün maznunların toplattırılması ve dosyaların birleştirilmesi isteğiyle, Isparta’dan ve başka yerlerden kafileler halinde bu maznunlar Denizli hapishanesine sevk edilmiştir.
Denizli Hapishanesinde toplattırılan bu günahsız mazlumların yeniden istintakları, sorgulamaları yapıldı. Nihayet savcılık, hadise dosyasını ve elde edilen umum Risale ve mektupları alelacele mahallî bir ehl-i vukufa, tetkik ettirmek üzere 8.11.1943 tarihinde tevdi’ etti.
Bu birinci ehl-i vukuf, iki lise mualliminden müteşekkildi. Birisi tarih, birisi de edebiyat muallimi idi. İşte bu cahil ehl-i vukuf, savcıyla aralarında gizli anlaşma gereğince, gayet acele, çok zâlimane ve son derece sathi.. Ve gizli bazı talimatlar doğrultusunda, kendilerini dünya durdukça ilim muvacehesinde ebediyen mahçup edecek bir rapor hazırladı. Ve Denizli C. Savcılığına gönderdi.
Üstâd Hazretleri bu çok câhilane ve garazkârane rapora, mahkeme nezdinde şiddetle i’tiraz etti... Ve “Bu vukufsuz ehl’i vukuf, Risale-i Nur’u anlıyamaz. Nurları yüksek bir ilim hey’etine, icab ederse beynel milel bir ehl-i vukuf
45- Mehmetoğlu İbrahim Fakazlı
46- Hakkıoğlu Ömer Lütfi Gedik
47- Hasanoğlu Ahmet Köroğlu
48- Ahmetoğlu İzzet Turgut
49- Mustafaoğlu Ziya Dilek
50- Mehmet Eminoğlu Mehmet Tevfik Kayaercan
51- Mehmet Alioğlu Sadık Demirelli
52- Mehmetoğlu Ahmet Esen
53- Hüsnüoğlu Salih Subhi Selçuk
54- şevkioğlu Cevdet Yazıcı
55- Osmanoğlu Mustafa Yılmaz
56- Osmanoğlu Salih Yıldız
57- Hüseyin oğlu Ahmet şirin
58- Süleyman oğlu Mustafa Karapınar.
Bu mazlumların ekserisi evvelâ Isparta ceza evinde toplattırılmıştı. Günlerce sıkı isticvab ve sorgulamalardan sonra; Isparta C. Savcısı iddianamesini hazırladı. Hazret-i Üstâd tüm mazlumlar adına savcı ve mahkemeye bir kaç parça yazılı müdafaalar sundu. Daha sonraları Adalet Bakanlığı emriyle; Hadisenin ilk zuhûr mahalli olan Denizli vilâyetine bütün maznunların toplattırılması ve dosyaların birleştirilmesi isteğiyle, Isparta’dan ve başka yerlerden kafileler halinde bu maznunlar Denizli hapishanesine sevk edilmiştir.
Denizli Hapishanesinde toplattırılan bu günahsız mazlumların yeniden istintakları, sorgulamaları yapıldı. Nihayet savcılık, hadise dosyasını ve elde edilen umum Risale ve mektupları alelacele mahallî bir ehl-i vukufa, tetkik ettirmek üzere 8.11.1943 tarihinde tevdi’ etti.
Bu birinci ehl-i vukuf, iki lise mualliminden müteşekkildi. Birisi tarih, birisi de edebiyat muallimi idi. İşte bu cahil ehl-i vukuf, savcıyla aralarında gizli anlaşma gereğince, gayet acele, çok zâlimane ve son derece sathi.. Ve gizli bazı talimatlar doğrultusunda, kendilerini dünya durdukça ilim muvacehesinde ebediyen mahçup edecek bir rapor hazırladı. Ve Denizli C. Savcılığına gönderdi.
Üstâd Hazretleri bu çok câhilane ve garazkârane rapora, mahkeme nezdinde şiddetle i’tiraz etti... Ve “Bu vukufsuz ehl’i vukuf, Risale-i Nur’u anlıyamaz. Nurları yüksek bir ilim hey’etine, icab ederse beynel milel bir ehl-i vukuf
Yükleniyor...